• ne petrolü canım balıkçılıktır o. ama burası önemli, aslında küresel ısınma mücadelecisi, çevre koruma önderi, carbon footprint düşmanı, yüksek avrupalılardır onlar.
  • (bkz: doğum kontrolü)

    gerisi detay.
  • petrol olmasaydı da isveç, finlandiya danimarka ortalamasında bi ülke olurdu yine.. ahlak.. eğitim ve adalet refahı her zaman her yerde çağırır.
  • + 2. dünya savaşında işgal görmesinden dolayı yapılan destekler

    + balıkçılıkta tekel

    + doğal kaynakların geç bulunması bundan dolayı zekice ve iyi kullanılması

    + sakin jeopolitik konum ve nitelikli insan gücü

    + petrol petrol petrol

    araştırmak isteyenlere norveç varlık fonu nu araştırabilir. adamlar doğal kaynaklardan elde edilen parayı dünyadaki birçok firmayı satın alarak veya borsaya girerek kullanıyor. ülkenin büyük bir geliri buralardan geliyor. çok zekice.
  • başlangıcı petrolden elde ettiği gelirleriyle tabiki de.
    ama arada bazı nüanslar var kaçırmamak lazım.

    norveç, 63-66 yılları arasında petrolü çıkarmaya başladı. avrupa pazarına yakınlığı başta olmak üzere, 2. dünya savaşı'nda azalan nüfusun nitelikli hale getirilmesi ve sürekli üretim/tüketim esaslarına dayanarak rüzgarı arkasına alan norveç, kapitalizmin ekmeğini yiyen taraf oldu.
    soğuk savaşın ilerlemesi doğu bloğu ülkelerinin bağımızlığını kazanması sonrasında sessiz sedasız hayatına bolluk içinde devam etti.
    en büyük çekincesi sovyetler birliğinin mağlup olması, norveçin planlarını uzun vadeli yapmasına fırsat tanıdı.
    fark buralarda başlıyor işte... petrolden kazandığını, 5 milyon nüfus ile kültürel olarak da yiyemeyen norveç, yumurtaları farklı sepetlere koymak gerekir düşüncesinden yola çıkarak, bir varlık fonu kurdu. norveç muhtemelen 1.2 trilyon dolarlık fon portföyü ile dünyanın en büyük yatırım müşterisi. fon içeriğinde yok yok tadında bir yapı var, gelecek nesillere miras bırakılan fondaki bakiye de öyle kafalarına göre harcanamıyor. getiri hedefleri bile var adamların, çeyrek karları sürekli olarak raporlanıyor. yani sözün özü iyi tüccarlıktan.
  • petrol tabi ki büyük etken ama bir o kadar da madencilik bunun sebebi. ikinci dünya savaşında özellikle, ciddi zarar görebilecek durumdayken; demir madenleri sayesinde savaşın hemen her safına hammadde satarak yegane kazananı olmuşlardır.
  • biji böjö hav hav miyav aiiii diye diye üremeyerek.
  • katardan bae den farksız ülke aslında. pek üretmeden petrolle zengin oldular.
    peki norveç bu kadar örnek bir ülkeyken arap ülkeleri neden olumsuz bir önyargıyla karşı karşıya?

    cevap çok basit: norveç woke ve sjwlerin anavatanı, arap ülkeleri ise bedevilerin.
  • petrol denediyse o zaman "nasıl"ını da açıklayalım.

    efendim şimdi stavanger açıklarında ilk petrol fışkırdığında amerikalılar başta olmak üzere herkes salça olur. tabi bu "siz şimdi balıkçı iskandinav köylüleri olarak bilmezsiniz, biz size amerikan know-how'ını verelim gelirlerinize de ortak olalım" gibisinden yapıldı.

    ancak norveç bu tekliflere karşı geldi ve şaşırtıcı bir kararla devlet olarak petrolü çıkaracağını açıkladı. ve bunun için de statoil / devlet petrolü şirketini kurarak kuzey denizindeki petrol sahalarına yalnızca bu şirket üzerinden lisans dağıtmaya başladı.

    gel zaman git zaman statoil yeniden yapılandırmaya gitti, hem norveç'te hem abd'de borsaya açıldı ve yeni isim olarak kendisine equinor ismini seçti.

    bugün de hala her iki borsada eqnr ticker'ı ile işlem görmektedir.

    norveç devleti de petrol ve doğalgazdan elde ettiği geliri norveç varlık fonu aracılığıyla bütün dünyadaki önde gelen şirketlere yatırım yaparak değerlendirdi. halen daha norveç'te hükümetlerin, söz konusu gelirlerin yıllık olarak sadece çok küçük bir yüzdesini harcama yetkisi vardır.
  • petrolün çok önemli yeri vardır, bu doğru. ama petrolünüzün olması sizi zengin etmeye yetmez.

    (bkz: hollanda hastalığı)

    bu hastalığa yakalanmamak için beşeri sermayenizin olması lazım. şu an türkiye'nin her yerinden petrol fışkırsa dahi, bize kalıcı hiçbir yararı olmayacaktır.
hesabın var mı? giriş yap