• holloway'in iktidar olmadan dünyayı değiştirmek'te yapmaya çalıştığı bir kuramsal altyapı geliştirmekten ziyade sadece bir beyin fırtınası başlatmaktır; sosyalist hareketlerin başlangıçtan beri ya güce hiç erişemediklerini, ya da gücü ele geçirdikten sonra sosyalist idealden tamamen saptıklarını, bu yüzden iktidar olmadan dünyayı değiştirmenin, devrim yapmanın ve geç kapitalizmin hızlandırdığı çürümeyi durdurmanın bir yolu olması gerektiğini ifade eder. ancak yaklaşımı bir noktada ironiktir; çünkü "iktidar olmadan dünyayı değiştirme"nin nasıl olacağını kendisinin de bilmediğini itiraf eder. eserinde herhangi bir strateji tasarımından ziyade oluşturulması gereken bir amaç birliğinin ve sistemin var ettiği "anlamsızlık ve acı"ya karşı başlatılması gereken bir "çığlık" hareketinin üzerinde duruyor. herhangi bir strateji belirlemese de kitabın isminde de ifade edilen amaç hakkında yazılmaya başlanabilecek bir dizi kitabın ve yeni bir tartışmanın habercisi olmak istediğini de ifade ediyor holloway. tabii tam da tahmin edildiği şekilde "partici" kanattan gelen yanıtlar pek de beklediği gibi olmadı kendisinin, satır satır okuma yapıp dalga geçenler bile olmadı değil.
  • (bkz: josh holloway)
  • mark neocleous ile türkiye'ye gelmektedir.

    http://yesilgazete.org/…musallik-yeniden-calistayi/
  • kapitalizmde çatlaklar yaratmak (otonom yayıncılık) adlı son kitabının türkçede yayımlanmasının ardından18 nisan 2011 pazartesi günü, istanbul’da, boğaziçi üniversitesi’nde, 20 nisan 2011 çarşamba günü ise 16. izmir kitap fuarı’nda düzenlenecek söyleşiler vesilesiyle türkiyeye bir daha gelecek şahsiyet.

    holloway 1991’den beri yaşamakta olduğu meksika’da zapatista hareketiyle kurduğu yakın ilişkiler ve sermaye ile emek arasındaki sınıf ilişkisini bir mücadele olarak ele alan perspektifiyle güncel marksizmin önemli figürleri arasında yer almaktadır. holloway, devleti sermaye ve işçi sınıfı arasındaki çatışmalı ilişkilerin kurduğu toplumsal bir biçim olarak ele alan yaklaşımın bir destekçisi olarak öne çıkar. bu yaklaşım, holloway'in de önemli üyelerinden biri olduğu açık marksizm okulunun oluşumunda belirleyici bir rol oynar. bu okul, hem tekelci devlet kapitalizmi gibi geleneksel hem de poulantzas’ın althusserci devlet teorisi ile düzenleme okulu gibi daha yakın tarihli marksist fikirlerin eleştirisine odaklanır.
  • "bence her hangi bir isyan potansiyel olarak kapitalizme zarar verebilir. çünkü insanlar, bu isyanlarda sisteme boyun eğmeyeceklerini, kendi hayatlarının kontrolünü ellerine alacaklarını dile getiriyor. bence bu kapitalizme zarar vermenin ana yoludur. kapitalizmin hayatımızı kontrol eden bir sistem. devrim, buna hayır demektir, boyun eğmemektir, kendi hayatımızın kontrolünü kendimiz sağlayacağız demektir."

    (bkz: http://www.telgrafhane.com/basliklar/guncel/5823)
  • "akademik söylemde feryadın yeri yoktur. daha da kötüsü; akademik çalışma bize kendi çığlığımızı dışa vurmayı güçleştiren bir lisanı ve düşünme biçimini dayatır. çığlığımız, eğer hâlâ oralardaysa, açıkça telaffuz edilemez de izah edilmesi gereken bir şeymiş gibi durur. toplumla aramızdaki meselenin esas öznesi olmaktan çıkan çığlık, bir analiz nesnesine dönüşür. feryat etmemizin nedeni nedir? ya da daha doğrusu, artık sosyal bilimci olduğumuza göre: onların feryat etmelelerinin nedeni nedir? sosyal patlamaları, toplumsal huzursuzluğu nasıl açıklayabiliriz? çığlık sistematik olarak içeriği boşaltılmak suretiyle diskalifiye edilir. kötü bir çocukluk geçirdikleri için feryat ediyorlar, modernist görüşleri yüzünden, sağlıksız beslendikleri için, toplumda aile bağları zayıfladığı için: bu tarz açıklamaların tümü, istatistiklerle desteklenen araştırmalara dayandırılır. çığlık hepten inkâr edilmez de, bütün geçerliliğinden yoksun bırakılarak "biz"den koparılıp "onlar" diye tasvir edilir olur ve bilimsel metodun dışında bırakılır. sosyal bilimci olarak yetişirken, anlamanın yolunun nesnellikten, kendi duygularımızı bir kenara koyabilmekten geçtiğini öğreniriz. çığlığımızı bastıran, ne öğrendiğimiz olmadığı gibi nasıl öğrendiğimiz de değildir. süngümüzü düşüren bu düşünce sisteminin tamamıdır." (iktidar olmadan dünyayı değiştirmek, iletişim yayınları, s.14)
  • kapitalizmde çatlaklar yaratmak kitabı ile iktidar olmadan dünyayı değiştirmek'te belirttiği fikirleri açımlamış, geliştirmiştir. geleneksel solda kutsanan emek, iktidar, siyasal devrim kavramlarının sistemi yeniden üreten yönlerine dikkat çeken sağlam analizler yapmştır.
hesabın var mı? giriş yap