ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hande yener'in seren serengil'i ifşalaması
-
serengil bu pozu verdiğinde rahmetli bülent ecevit merdivenleri ikişer çıkıyordu.
mardinlilerden midye yemiyoruz kampanyası
-
5 kilo kürt böreği alıp yere dökerek desteklediğim kampanya.
debe editi: absürd mizah ile gerçek hayat akp sayesinde ne kadar da iç içe oldu...
entryde yazılan eylemin çok mu uzak olduğunu sanıyorsunuz?
bu memleketin valisi bile coca cola'yı fanta içerek protesto etti.
(bkz: coca-cola'yı fanta içerek protesto eden vali)
annelerin futbol bilgisi
-
"bizimkiler hangi renk?" sorusuna çok kere maruz kalmama vesile olan bilgidir.
game of thrones
-
konseye bak konseye. 23 nisan konseyi gibi amk. elim ayağım titriyor bu ne ya izlediğimiz gerçek mi. hedef ben miyim lan!
jim carrey
-
filmlerini, gösterilerini, altın küre, oscar ve afi törenlerindeki performanslarını tekrar tekrar izlediğim muhteşem komedyen.
"there will never be another jim carrey"
jim carrey afı tribute to meryl streep 2004
jim carrey speech at the golden globe awards 2016
jim carrey wins best actor motion picture drama - golden globes 1999
johnny carson ıntervıew jım carrey nov 24 1983
sözlük yazarlarının rumuzlarının hikayeleri
-
98 yılının sıcak bir yaz günüydü. en yakın dostum can'la oturmuş kimin misketinin daha güçlü olduğunu tartışıyorduk. neden sonra büyüyünce astronot olmak istediğimi söyledim ona. güldü o neymiş yaa diyerek. astronotların ayda 100 lira kazandığını söyleyerek mat ettim onu. bu özgüvenle sordum; sen ne olmak istiyosun peki? düşünmeden cevap verdi; "yazar, gelmiş geçmiş en meşhur yazar olacağım ben". dalga geçtim adını yazmayı 1 sene önce öğrenen çocukla. gitmem lazım dedi saatini gösterip "git bakalım pipimin yazarı" diyerek vedalaştım onunla 9 yaşındaki bir çocuk olmanın verdiği salaklıkla. gitti ben de eve gittim. akşam annem ekmek almaya yolladığında aşağı caddede garip ışıklar olduğunu farkettim. merak ve çocukluğun verdiği heyecanla koşarak gittim oraya. arkadaşım dediğim ilk insanın cansız bedenini göreceğimi bilseydim gitmezdim belki de. babasının arabasını kaçıran 16-17 yaşlarındaki bir ergenin cahilliğinin, salaklığının kurbanı olmuştu can. koşarak eve dönüp uzun süre ağladım. okula gitmediğim bir kaç gün boyunca ona söylediğim son sözler için pişmanlık hissettim. o çok istediği misketimi ona vermediğim için kendimden nefret ettim. ama sonra kendime bir söz verdim onun son sözlerini düşünüp. büyüdüğümde onun hayallerini de gerçekleştirecektim çok meşhur bir yazar olarak.
büyüdüğümde anladım yazar olmak o kadar kolay değildi. zahmet, zaman, emek ve para istiyordu. bütün bunları bulsanız bile yazar olma garantiniz yoktu. sonra üyelerine yazar ünvanı veren bir siteyle tanıştım arama motoru vasıtasıyla. kayıt oldum hemen. takma isim kısmına can yazdım zaten böyle bir yazar olduğunu söyledi site bana. can2, can1989 gibi takma isimlerin onun anısına saygısızlık olacağını düşündüm. tam umudumu kaybedip ad soyad kombinasyonunu takma ismim olarak seçecekken bulmuştum kod adımı. iyi çocuktu arkadaşım dediğim ilk insandı can, cansız bedenini son kez gördüğümde üzerinde owen forması vardı.
dövüşmelik arkadaş veri tabanı
-
kaçak dövüşürüm, kuytudan sırta atlar, tırmalar geri kaçarım.
umulmadık anda tükürür, geri kaçarım.
tuzak kurar, kaçarım.
kapı arkasından atlar, kafa ısırıp kaçarım.
dövüş bitti sanırsın, yeniden saldırırım.
üniversite mezunlarına 2 oy hakkı verilmesi
-
demokrasinin doğru düzgün işlemesi için zaruri olan bir sistem bence. bu kadarla bırakmıyorum tabi ki:
* tesettür butikler: 0.5 oy
* standart insan: 1 oy
* üniversite mezunu insan: 2 oy
* yüksek lisans mezunu: 2.5 oy (ingilizce bilmeden parasını bastırıp ingiltere'ye mba yapmaya gidenleri saymıyoruz)
* profesör filan, yaşlı bilgililer: 4 oy
* sevdiğim arkadaşlarım: 4 oy
* tkp'liler: 20 oy (bakalım millet vekili sokabilecekler mi, meraktan yani)
* uygur kardeşler, sertaç ortaç filan: -500 oy (oy verdikleri parti haricindeki tüm partilere eşit bölüştürüp dağıtacağız)
* mortifera'nın oyu: 500000 oy
mine koraş
-
17 yıldır iktidarda olan bir partinin varoluşunu, hala makarnada arayan bir muhalif.
siemens sx1
-
iphone 5 hariç tüm iphone serisini çıkış tarihleri akabinde kullanmış biri olarak diyebilirim ki, sahip olduğum en güzel telefondu.
sms'in çok moda olduğu dönemde o yandaki tuşlarıyla öyle bir sms yazardim ki, sağda solda ne kadar kız varsa ağızlarının suyu akardı, vay be ne kadar da hızlı tıklayan bir delikanlı derlerdi.