hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: planned obsolescence)

    yani apple'ın taş gibi telefonları herhangi ciddi bir yenilik sunmadığı halde update bahanesiyle yavaşlatıp çöpe çevirmesi, sadece yeni telefon satma motivasyonuyla hareket etmesı, yaptığı her yenilik görünümlü olayın ticari güdümlü safsata olması, eskitmenin yenilik algısı yaratacağını sanmaları

    bunun haricinde google ile ezeli rakip modunda takılma aptallığı, bu çağda open source değil de apple sistemi içinde kalma takıntısı, itunes vb mac-ipad-iphone-ipod arası sync efsanesi çağının bitmiş olması ve apple'ın bu tutuculuğunun artık başka yazılım ve uygulamalara köstek olmaya başlaması. yani anti kullanıcı dostu diyebiliriz.

    innovatif ve kullanıcı dostu apple için ilk akla gelenlerdi. şimdi bunların tam tersini temsil ediyorlar.

    not: 3-4-5 kullanmıştım. 6'da kurtuldum.

  • ürkütücüdür. eylem süresince eylemcilere karşı öyle aşırı tepkiler duydum ki kanım dondu. yok kafalarına sıkacakmışsın, yok bilmem ne yapacakmışsın... komşunun oğlu/kızı belki oradaki, senin insanın ya? bu nasıl bir vahşet? allah akıl fikir versin hepinize. zaten baştakilerin çok daha basit şekilde bitirebilecekleri bir eylemi kışkırtmalarla bu noktaya getirmelerinin amacı da buydu. şimdi kim provakatör kim oyuna gelen söyleyin?

    edit: biz göçmeniz, bosna'da akrabalarımız var. yıllarca bosna savaşının vahşet hikayelerini dinledik. orada birlikte gülüp eğlendiği, düğününe derneğine katıldığı komşuları katletti boşnakları. sırf dini farklı diye. işte sizin o sırp kasaplarından hiç farkınız yok, bilesiniz.

  • başlık troll ama doğru çıktı. şimdi kızacaksınız ama en iyi aday bence kulübü ve ligi tanımasıyla yine fatih terim. hazır hoca boştayken sözleşme imzalanmalı.

  • işin en ilginc olanı vatandaslar 3 hayvan bi cocuga saldırırken vaziyeti izleyip, 3 yaratıgın kaçması ve cocugun bunları takıp etmesı üzerine olaya mudahele edip cocugu engellemeye calısıyorlar.bizim milletın kıcı neye yetıyor anlamıs olduk.

  • alkollü araç kullanamazsınız, araç kullanırken fazla hız yapamaz, telefona bakamaz yemek yiyemezsiniz. yasak bunlar, anladın mı yasak? yasak olmasının da bir sebebi var. adam gelmiş bir çok insanın başına gelebilir yazmış.

    kural tanımaz bir sığır değilsen bunlar başına gelmez, zorla mı alkol aldırıp direksiyon başına geçiriyorlar seni? alkollü araç kullanıp insanları öldürmek nasıl herkesin başına gelebilir lan? bu nasıl bir mantık?

    ayrıca sizler nasıl insanlarsınız ki bu tipi hala savunmaya çalışabiliyorsunuz? yok yazarın hayatı başka eserleri başkaymış, yok herkesin başına gelebilirmiş. alkollü araç kullandığı için insanları öldüren birisi ne kadar iğrenç ise bu durumu savunanlar da en az o kadar iğrenç.

    ek: şu ''hayatı başka eserleri başka'' kısmına biraz daha açıklık getirmek istiyorum çünkü hala bu düşünceyi savunmaya çalışanları görüyorum.

    sizin bu eserlerinden ayrı tutmaya çalıştığınız hayatını o eserlerden kazanıyor ya bu adam, nasıl ayıralım lan birbirinden? isterse dört duvar arasında olsun sen o eserlere pozitif destek verdikçe eser sahibi maddi kazanç elde edecek ve daha rahat bir hayatı olacak.

    hiç mi zorunuza gitmiyor bir katili finanse etmek? bu kadar aciz misiniz siz? bir kitaptan ya da diziden uzak kalamayacak kadar zavallı mısınız?

  • hayır bir şey değil, verilecek cevaplar bi seferde öğrenemilmiyor ki, gelişe gelişe, pekişe pekişe:

    acemilik dönemi:
    -cinsi nedir?
    -kangal.
    -kaç yaşında?
    -2.
    -o zaman bu kırma.
    -yok değil.
    -çok küçük bu.
    -işte hastalık geçirdi güdük kaldı...
    -hayır kırma.
    -ya valla değil bakın aldığımız ye--
    -kırma!
    -ama--
    -sus!
    -*kısık sesle* kırma diil ama olsaydı da severdik biz :(

    öğrenmeye başlarken:
    -cinsi nedir?
    -kangal.
    -kaç yaşında?
    -eee.. 6 aylık.
    -hmm kırma bu.
    -yoo değil niye?
    -bunların arka ayağında tırnağı olur fazla, o yok.
    -e aha var işte, bu ne?
    -y-yok daha büyük olması lazım!
    -iyi kırma o zaman.
    -oley :) kırmaymış

    bıkkınlık dönemi:
    -ne cins?
    -kangal.
    -kırma mı?
    -değil, küçükken hastalanmıştı, bi de döndüreyim şöyle bakın tırnak.
    -belli belli safkan bu, çok güzel.
    -aa oley sonunda!
    -bizim köyde var onlar at kadar. sizinkinin kafası küçük, kafası küçük kangallar oyuncu olur.
    -öfff...

    son durum:
    -ne cins?
    -golden retriever.

  • (bkz: güle güle viceroy)
    seni hiç unutmayacağım.

    edit: yalan habermiş amk. hayallerimi sktiniz ulan.
    (bkz: hoşgeldin viceroy)
    kırılmadın di mi canım viceroy? seni bırakır mıyım? vaysroyum benim, sana vikeroy diyenlerin allah evlerine ateşler salsın, viseroy diyenlerin yuvalarını başlarına yıksın.*

    edit2: oha, fotoşok değilse biri karfur fişi koymuş, 6,5 tl lan camel. sktir git vikiriy.

  • hantavirüs, doğada bulunan pek çok virüsten zararlı olan bir virüs çeşidir. bunyaviridae ailesinden bir rna virüsüdür. kırım kongo kanamalı ateş ile aynı familya'da yer alır. koronavirüs ile çok fazla kıyaslayanlar var, aralarında çok büyük farklar var.

    fareler ve diğer bazı kemirgenler hantavirus taşıyıcısıdır, kemiricilerde kronik asemptomatik bir enfeksiyon oluşur. virüsler en yoğun olarak hayvanın dalak, böbrek ve daha çok da akciğerlerinde yerleşir. virüsü taşıyan kemiricilerin idrarı, dışkısı ve sekresyonları çevreyi ve ortam havasını enfekte edebilir. bu sebeple de insanlara bulaşabilir. özellikle farelerin olduğu bölgelerde çok sık görülür, yeni bir virüs değildir.

  • okulda bir arkadaş anlatmıştı böyle bir yöntemi. kız epey bir güzel. eleman çekingen bir fotoğraf öğrencisi. kızın uzaktan fotoğraflarını çekiyor. bunun için ciddi bir mesai harcıyor.
    günlerce, haftalarca kızın yolunu gözlüyor.
    bazen kar yağıyor, sırf onun beyazlar içinde bir kardelen gibi yükseldiği bir kare için bekliyor.
    bazen yağmur, fırtına hiç dinmiyor, eleman yılmadan bekliyor...
    en sonunda kızın çok güzel bir karesini yakalıyor. çok doğal ve kızın tüm güzelliği, fotoğrafa yansımış... eleman o kareyi çerçevelettirip hediye paketi yapıyor.
    kız bir gün okulda yürürken, tüm cesaretini topluyor ve karşısına çıkıyor.
    şaşıran kızla hiç konuşmadan elindeki paketi veriyor.
    kız paketi açıyor, kendi fotoğrafına bakıyor...
    bir süre sonra kız hüngür hüngür ağlamaya başlıyor.
    "hiç kimse benim için böyle bir şey yapmadı" diyor...
    olayı dinleyenler, heyecanla soruyor;
    ee peki sonra, eleman kızla sevgili oldu mu?
    anlatıcı yanıt veriyor...
    bizim eleman çok çirkindi laa, kız kabul etmemiş...

    kıssadan hisse: önemli olan yarışmaktı...

    oha: 500 küsür favori ve 2015'in en beğenilen entry'lerinden biri olmuş. emeği geçenlere sevgiler.

  • ilk olarak ataturkun emriyle yapımına karar verilmistir. yapıldıgı tarihte (daha evvel 40larda baslayip sonraki yonetimlerin acizliginden oturu 50lerin baslarinda bitirildi yanlıs bilmiyorsam) avrupanın ve hatta dunyanın sayılı ruzgar tunellerinden biriydi ve ikinci dunya savasına giren almanya bile bu boyutlarda bu teknolojiye sahip kullanılabilir bir tunelleri olmadigi icin hayiflaniyordu. efektif olarak kullanilmaya baslansaydi turkiye buyuk ihtimalle ucak teknolojisinde bir devrim yapacak, su anki konumu amerika veya ingilterenin su an bulundugu konumdan farkli olmayacakti.

    peki ne yapildi? tunelin onune duvar oruldu! amerikanin "durun yaa, siz ucak yapacaksiniz teknoloji gelistireceksiniz de ne olacak?" "biz yapip size hibe ederiz nasil olsa muttefik degil miyiz?" sozlerine kanılıp, basiretsiz politikacilar (veya herseyin farkinda olan vatan haini politikacilar artik hangisini secerseniz) tarafindan atil duruma gecirildi. genc turkiyenin en buyuk yatirimlarindan ve gelecek icin en umut vaad eden projelerinden biri su siralar ankarada besevler civarinda metruk bir bina olarak durmaktadir.