ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
geceleri üst kattan gelen misket yuvarlanma sesi
-
eşittir: gecenin bir yarısı tüplü televizyondan duyulan "çatırt!" sesi.
vatandaşını ücretli yol ile dolandırmak
-
üst edit:aşağıda çıkmadan yola bakmadınız mı şeklinde kendince zekice açıklamalar girenlere bir sorum olacak?
vatandaş, bir yere giderken acaba kazıklanır mıyım şeklinde düşünecek kıvama geldiyse bir problem yok mudur? yol arkadaşım. yol bu. senin, benim yolum. kamunun malı. kamu sensin. ücretli yol olması problem değil, problem vatandaşın tabelalarda iki yolu aynı anda görüp, istediğini tercih etme hakkının elinden alınması.
orijinal entry:
dün gece saatlerinde istanbul'dan adana istikametine gitmek üzere çıktığım yolda, daha önce bildiğim ancak tecrübe etmediğim dolandırmadır.
ankara- niğde yolu hayırlı olsun tabelasını asan sn ulaştırma bakanı, tabelalarda bile isteye normal güzergahtan adana yazısını çıkaran, ücretli yola adana'nın tek yolu imiş gibi adana yazdıran sebebi bana bir açıklasın. bir vatandaş olarak talebimdir.
girdiğimiz yolda bunu farkettikten sonra tek mola yerinde bir amcanın bu yola giren herkes yanlışlıkla giriyor zaten, emirler sapağından çıkın, en azııdan az ödersiniz demesiyle 144 tl'lik kazığı 32,5 tl ile atlattım. ve sonrasında şereflikoçhisar merkez tabelasında, pozantı kavşak tabelasında aynı üç kağıtçılık yapılmıştır. bu sefer yemedim.
herkesi bu hususta dikkatli olmaları için bilgilendirmek istedim.
not: bana ergen esprileri ile gelmeyin, kalbinizi kırarım.
edit : cimer, bimer ve emg'ye şikayet etmiş bir arkadaş. et kardeş. hakaret yok, kişilere atıf yok. devlet dediğin ise benim, sensin. devlet bir aygıt. başlıkta da entry'de de suç içeriği yok. keyfin bilir.
teşekkür editi: destek mesajlarına yetişmem olanaksız. teşekkürler ekşi ahalisi.
rooney'nin oğlunun galatasaray forması giymesi
-
fenerbahçeli olmama rağmen gururlandıran olaydır. futbol dahil birçok konuda bize tur bindirmiş bir ülkede, türkiye'nin bir değerinin -bireysel de olsa- benimsenmesi ne güzel lan!
sınırsız ve özgür
-
emir 17 yaşında, sokakların sınırsız özgürlük ve yaratıcılık gücüyle harekete geçiyor ve “freerun” sporcusu. parkuruna sınır koymuyor.
“yaptığım spor sokaklarda doğdu ve yine sokaklarda gelişti. ben de pek yerinde durabilen biri değilim zaten. sokaklar bana sınırsız özgürlük ve yaratıcılık imkanı veriyor ama sokağın sunduklarıyla sınırlı kalmıyorum. çok daha fazlası için çalışıyorum. aklımda yalnızca önüme çıkan engelleri aşmak değil, o engelleri en yaratıcı şekilde aşmak oluyor. rakip olmayınca, kazanan da kaybeden de kendin oluyorsun. yani aslında kendinle yarışıyorsun. ben bu oyunu seviyorum. sen de neler yapabileceğini görmek istiyorsan çık oyna.”
ramazan ayında formula 1 yarışı yapmayız
-
türkiye cumhuriyeti müslüman bir ülke değildir, inanmayan anayasayı açıp bakabilir.
şu ülkenin gelişimine, geleceğine, eğlencesine, kısacası mutluluğuna taş koymayın artık rica ediyorum.
kafamızı şişirdiniz zırvalarınızla.
en önemli 100 çeviri
-
listenin tamamı şöyledir:
1. kayıp zamanın izinde marcel proust, roza hakmen
2. don quijote cervantes, roza hakmen
3. ilyada homeros, azra erhat - a. kadir
4. ulysses james joyce, nevzat erkmen
5. odysseia homeros, azra erhat - a. kadir
6. yüzyıllık yalnızlık gabriel garcía márquez, seçkin selvi
7. ilahi komedya dante alighieri, rekin teksoy
8. niteliksiz adam robert musil, ahmet cemal
9. cyrano de bergerac edmond de rostand, sabri esat siyavuşgil
10. malte laurids brigge’nin notları rainer maria rilke, behçet necatigil – andreas tietze
11. mrs. dalloway virginia woolf, tomris uyar
12. körleşme elias canetti, ahmet cemal
13. gecenin sonuna yolculuk louis-ferdinand céline, yiğit bener
14. lolita vladimir nabokov, fatih özgüven
15. moby dick herman melville, mîna urgan - sabahattin eyüboğlu
16. kör baykuş sâdık hidâyet, behçet necatigil
17. gülün adı umberto eco, şadan karadeniz
18. küçük prens antoine de saint-exupéry, tomris uyar - cemal süreya
19. soneler shakespeare, talat sait halman
20. döşeğimde ölürken william faulkner, murat belge
21. vergilius’un ölümü hermann broch, ahmet cemal
22. ses ve öfke william faulkner, rasih güran
23. iskenderiye dörtlüsü lawrence durrell, ülker ince
24. kayboluş george perec, cemal yardımcı
25. kapital kark marx, mehmet selik-nail satlıgan-erkin özalp
26. dava franz kafka, kâmuran şipal
27. decameron giovanni boccaccio, rekin teksoy
28. suç ve ceza fyodor dostoyevski, hasan âli ediz
29. şato franz kafka, kâmuran şipal
30. binbir gece masalları, âlim şerif onaran
31. kavafis’ten yüz şiir, cevat çapan
32. minima moralia theodor adorno, orhan koçak-ahmet doğukan
33. devlet platon, m. ali cimcoz
34. hamlet william shakespeare, can yücel
35. kızıl ile kara stendhal, nurullah ataç
36. venedik’te ölüm thomas mann, behçet necatigil – andreas tietze
37. denemeler michel de montaigne, sabahattin eyüboğlu
38. sanatçının bir genç adam olarak portresi james joyce, murat belge
39. mesnevi mevlana, abdülbaki gölpınarlı
40. öyküler anton çehov, mehmet özgül
41. ulysses james joyce, armağan ekici
42. dublinliler james joyce, murat belge
43. robinson crusoe daniel defoe, akşit göktürk
44. çürümenin kitabı e. m. cioran, haldun bayrı
45. can andrey platonov, çetao kızılırmak
46. yüzüklerin efendisi j. r. r. tolkien, çiğdem erkal ipek-bülent somay
47. gargantua françois rabelais, sabahattin eyüboğlu- azra erhat- vedat günyol
48. mırıldandığım öyküler julio cortazar, tomris uyar
49. suç ve ceza fyodor dostoyevski, ergin altay
50. bahar noktası william shakespeare, can yücel
51. 1984 george orwell, celâl üster
52. foucault sarkacı umberto eco, şadan karadeniz
53. işte böyle dedi zerdüşt friedrich nietzsche, ahmet cemal
54. varolmanın dayanılmaz hafifliği milan kundera, fatih özgüven
55. öyküler edgar allan poe, hasan fehmi nemli
56. madam bovary gustave flaubert, tahsin yücel
57. karamazov kardeşler fyodor dostoyevski, nihal yalaza taluy
58. anna karenina lev tolstoy, ergin altay
59. çavdar tarlasında çocuklar j. d. salinger, coşkun yerli
60. harry potter j. k. rowling, sevin okyay- kutlukhan kutlu
61. sanatın öyküsü e. h. gombrich, bedrettin cömert
62. her boydan (derleme), can yücel
63. manila ıngeborg bachmann, ahmet cemal
64. sineklerin tanrısı william golding, mîna urgan
65. tristram shandy laurence sterne, nuran yavuz
66. ölen adam d. h. lawrence, bilge karasu
67. açlık knut hamsun, behçet necatigil
68. finnegan uyanması james joyce, fuat sevimay
69. dönüşüm franz kafka, ahmet cemal
70. evrenin yapısı lucretius, turgut uyar- tomris uyar
71. görünmez kentler ıtalo calvino, ışıl saatçioğlu
72. bir mayıs günü bırakıp gittin yannis ritsos, cevat çapan
73. ekmek arası charles bukowski, avi pardo
74. geceyarısı çocukları salman rushdie, aslı biçen
75. bir kış gecesi eğer bir yolcu ıtalo calvino, eren yücesan cendey
76. muhteşem gatsby f. scott fitzgerald, can yücel
77. ben bir başkasıdır arthur rimbaud, özdemir ince
78. pasajlar walter benjamin, ahmet cemal
79. yabancı albert camus, vedat günyol
80. yaşama uğraşı cesare pavese, cevat çapan
81. dörtlükler ömer hayyam, sabahattin eyüboğlu
82. bülbülü öldürmek harper lee, ülker ince
83. tractatus logico-philosophicus ludwig wittgenstein, oruç aruoba
84. görme biçimleri john berger, yurdanur salman
85. umut ilkesi ernst bloch, tanıl bora
86. kötülük çiçekleri charles baudelaire, sait maden
87. duygusal eğitim gustave flaubert, cemal süreya
88. masallar la fontaine, orhan veli kanık
89. oblomov ivan gonçarov, sabahattin eyüboğlu- erol güney
90. huzursuzluğun kitabı fernando pessoa, saadet özen
91. varlık ve zaman martin heidegger, kaan ökten
92. otobiyografi (neden, kiler, nefes, soğuk, çocuk) thomas bernhard, sezer duru
93. bulantı j. p. sartre, selahattin hilav
94. uyuyan adam george perec, sosi dolanoğlu
95. maldoror’un şarkıları comte de lautreamont, özdemir ince
96. oyunlar anton çehov, ataol behramoğlu
97. tanrıyı gören köpek dino buzzati, rekin teksoy
98. fransız teğmeninin kadını john fowles, aslı biçen
99. hernani victor hugo, cemil meriç
100. ethica baruch spinoza, çiğdem dürüşken
nusret'in garsonların bahşişlerine göz dikmesi
-
evet başlığı doğru duydunuz.. olay abd' de geçiyor.. insan hakları konusunda tokat gibi ders vermişler nusret efendiye..
öncelikle haber linki paylaşalım: buyrun
olayın özeti ise şu; nusret amerika daki restorantında çalışan garsonları toplu şekilde işten çıkartıyor..
tabi orası türkiye değil, insan hakları falan sistem tıkır tıkır çalışıyor.. garsonlar mahkmeye gidiyor.. ve olayın iç yüzü ortaya çıkıyor..
nusret, ''garsonların aralarında bölüşmesi gereken tip (bahşişlere) el atıp bunlardan pay alıyor!!'' 4-5 garson buna itiraz ediyorlar.. ve o garsonlar, işte çıkartılanlar..
federal mahkeme nusret'e haksız işten çıkartma yaptığı için 250.000 dolar ceza yapıştırıyor.. durur mu? durmaz.. bu garsonların tazminatları alacakları, faizleriyle beraber her şeyi topluyor.. hepsini de nusrete kitliyor bir güzel.. ''al koçum hak ettin'' diyor..
bize de bu olayı konuşmak kalıyor..verilen kararı batı hayranlığına yormayalım hemen.. adamlar hukuk devleti imiş gerçekten.. batının iyi yanlarını alabilseydik keşke dedirtti bana.. nusret'e gelirsek.. bu adamın artık gelinecek tarafı kalmamıştır.. instagram kullanmıyorum da, kullansaydım da takip ediyor falan olsaydım.. tepkimi koymak adına takipten çıkartırdım diye düşünüyorum.. tabi taktir sizin..
sonuçta garson bahşişlerine (o da nasıl bi bahşişse zaar artık) göz diken bir adamın 24 milyon takipçisi var bu dünyada..
edit: (bkz: serebral palsi hastası yusuf'a umut ol)
bugün bu başlıktan haberim oldu.. dünyada sağlıktan başka her şey yalan.. eğer maddi durumum yerinde ve yardımcı olacak birilerini arıyorum diyorsanız, bi inceleyin derim..
tayyip bey ülkenin gidişatından memnun
-
artık kimse rte iyi de çevresi kötü demesin.
adam yüzde yüz şuurlu ve sorumlu. tarihe not düşülsün.
yarın öbür gün "aa haberim yoktu," diyemez. kimse olmasa bile temel bey 2,5 saat dil dökmüş "vaziyet bu gel vazgeç bu yoldan," diye.
18 nisan 2015 kasımpaşa beşiktaş maçı
-
beşiktaşımın 5-1 kazanarak ,
10 maç yapsalar 10 galibiyet alacaklarını düşünen kasımpaşalı yöneticiye ,
spora ya da rakibe saygısı olmayan donk isimli ahlaksıza ,
tayyip diye inleyip duran kudurmuş kasımpaşa taraftarcıklarına ve bu siyasi söylemi kısmayan lig tv ye ,
emenike daha çok üzülmesin diye kart göstermeyen hakeme ve bunu destekleyen mhk ile federasyona ,
sözlükte öten galatasaraylı efendilikten nasibini almamış ergen trollere
koyup geçtiği bir maç olmuştur.
şampiyon oluruz olamayız bilemem ama bu maçın anlamı budur.