hesabın var mı? giriş yap

  • alfonso cuarón kendi evinde çektiği bu filmle izleyene işte gerçek sinema bu dedirtiyor.büyük bir hikayesi yok.aksine küçük, basit bir hikaye ancak o kadar ustalıklı, büyüleyici bir sinemasal anlatımı var ki. teknik olarak ne kadar övülse azdır.

    siyah-beyaz olmasının yanı sıra cuarón derdini geniş planlarla anlatıyor, yakın planlar oldukça az. daha açılıştan itibaren görece uzun, kesintisiz-tek çekimler var ve kusursuz doğallıkta.sıklıkla yapılan pan hareketleriyle kamera kullanımı takdire şayan.dönem filmi olarak da, 70'lerin meksika'sını yansıtmakta oldukça başarılı görünüyor.

    bazı kilit sahneler var ki gerçekten çok iyi kotarılmış,çarpıcı.

    alfonso cuarón hem yönetmenliğini ve senaristliğini, hem görüntü yönetmenliğini hem de adam gough ile birlikte kurgusunu üstlendiği bu filmini kendi çocukluğunun bakıcısı libo'ya adıyor. haliyle film auteur cuarón'un kendi çocukluğundan da izler taşımakta.

    başrolde izlediğimiz yalitza aparicio'nun ilk oyunculuk denemesi ve doğallıyla dikkat çekiyor.

    yabancı dilde en iyi film dalında aday olduğu her ödülü toplayacaktır. ama en iyi yönetmen, en iyi sinematografi, en iyi kurgu dallarında da aday olduğu ve/veya olacağı film ödüllerinde şansı pekala yüksek.

    sinemayı sadece vakit geçirme aracı olarak görmüyorsanız roma favorilerinizden biri olacak.

    5/5

    edit: gravity göndermesi doğru değil. benim de başta öyle sandığım henüz izleyemediklerim arasında olan 69 yapımı uzay filmi marooned'den bir sahne, bu hatayı düzeltmiş olayım geç de olsa...

  • valla ligin haline bakıyorum da, perez'in örnek göstermesi küçümsemek değil, olsa olsa iltifat olur gibime geliyor. ben olsam tamamen görmezden gelir, yok gibi davranırdım.

  • twitter'da görüntüleri paylaşan arkadaşın gönderisi altına haber muhabirlerinin "ben bilmemkim, görüntüyü paylaşabilir miyim?" diye izin istemesi ve bu muhabirlerin yabancı olması; öte yandan türk medyasının izin almadan-sormadan görüntüleri kafalarına göre alıp paylaşması daha trajikomik.

    yabancı abi, medeniyetin gözünü seveyim.
    kaza için: çok geçmiş olsun.

  • sana hakkımı helal ediyorum abi.

    bir sana ediyorum. babam gururla döneminin şarkıcılarını anlattı durdu bana. sen olmasaydın benim kendi dönemime ait dönmemiş, yalakalık yapmamış, saray soytarısı olmamış, popüler, ortalığı kasıp kavurmuş kimsem yoktu. kimler hayal kırıklığına uğratmadı ki son 10 yılda. ajda pekkan, sezen aksu, ve daha bir çoğu.
    ama sen. abi sen gerçek bir starsın. debelenen, boka batmış sanatının ayakta kalan starısın. seni gururla anlatacağım, dinleteceğim. artık ölene kadar tırt şarkı yapma kredin var. gitme yeter. biz nereye yeter. unutmamalı yeter. unut beni yeter. kıl oldum abi bile yeter.

    hakkım sana helaldir abi. sevmemiş olsam bile zaten severdim seni.

  • carrefour kasa kuyruğu.. ilay(3,5) arabada oturmakta, karnı aç, uykusu gelmiş ve canı sıkılmış... arka sıradaki adam en rutkay aziz tonlaması ile muhabbete girmeye çalışır...

    adam: merhaba küçük hanım, nasılsınız?
    ilay: ???
    adam: adınız nedir?
    ilay: ilay...
    adam: ooo ne kadar enteresan bir isim bu böyle, tanışmaktan onur duydum.
    ilay: sen neden böyle konuşuyorsun?
    adam: nasıl konuşuyorum?
    ilay: böyle saçma sapan bir sesle!

  • psikolog olan justin kruger ve david dunning'in tarihe geçmelerine neden olan ve adlarını koydukları bulgularıdır.
    superiorite illüzyonu da deniyor buna, yani "üstünlük yanılsaması". ben özgüven zehirlenmesi başlığını daha çok seviyorum.
    halk arasında ise cahil cesareti, haddini bilmemek gibi tamlamalarla adlandırılır.
    sözkonusu bulguya göre cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini arttırıcı etkiye sahiptir. bu yüzden de bazen çok okumuş ve bilmişler doğru zamanı ıskalarken, daha az bilgili olanlar doğru çözümü ve zamanın ruhunu daha önce yakalayabilirler.
    zira cehalet, içinde büyük bir girişimci ruh ve aktivasyon zenginliği taşır.
    anladınız mı şimdi niye başlar ayak olmuş ayaklar da baş?

  • yanlış bir inanış; zira almanlar geğirene "sehr gut", osurana ise "du bist mein lokomotiv andreas" derler.