2947 entry daha
  • hasan cihat örter’in piyano çalanı.

    yine bir akşam içip içip ona buna sataşmış. resmen zevk alıyor kavga çıkarmaktan. vallahi yeter, içini şişirdi milletin şu tavırlarıyla.

    şu bu ülkede şöyle şöyle başarıları olmuş, milyonlarca dinleyicisi varmış, andante ve serhan bali niye yazmıyormuş bunları.

    fazıl her hafta başka bir kurban seçiyor, “beni eleştiren yorumları kimler beğenmiş” diye sapık gibi like takip ediyor. ulan koskoca uluslararası kariyer sahibi adamsın ergen gibi yorum ve like stalkluyorsun, çüş ya. olm adam geçenlerde üstünden 6 ay geçmiş bi facebook tartışmasını (ki onu da kendi çıkarmıştı) karşı tarafın profilinde üşenmeyip arayıp bulup tekrar yorum yazarak alevlendirdi, gerçekten iyi değil. fazıl say’ın elinde telefon, öfkeli öfkeli başparmağıyla fiti fiti 6 ay geriye gidip “al sana cevap!” diye yorum kastırdığını gözümde canlandırınca bir gülme geliyor, ama ne yazık ki aynen de böyle olmuş olmalı.

    “benim başarılarımı niye haber yapmıyosunuz” bugünki mağduriyeti de bu ağlak starımızın. bir kere andante bildiğim kadarıyla konser haberi/eleştirisi odaklı bir yayın olmadı hiçbir zaman, yani sanki herkesin konserlerini yazıyorlarmış da fazıl’ı yazmıyorlarmış gibi göstermeye çalışmış ama öyle bir durum yok. bu derginin konsepti “bakın x şurada ne kadar başarılı bir konser verdi” tarzı yazılar değil. le monde’da hakkında çıkan yazıyı serhan neden çevirip sunmuyormuş okurlarına. oha beklentiye bak, senin hakkında çıkan makalenin çevirmenliğini yapıp basmak mı lan andante’nin görevi? nasıl da hak görüyor bunu beklemeyi, o kadar gerçeklikle bağları kopmuş artık. sıkıyorsa avrupa’da ve amerika’da hakkında yazılan, yerden yere vurulduğu ve alay edildiği, ama kendisinin kuyruğunu kıstırıp görmezden gelmek dışında bir tepki veremediği yazıları da çevirttirsin. yer mi? yemez. milleti cahil, kendini uyanık sanıyor. türkiye piyasasını da ele geçirmiş olduğu için istediği gibi yönlendirmek ve manipüle etmek istiyor, edemeyince çıldırıyor.

    üstelik fazıl her şımarıkça çıkışında “ben şöyle dünya starıyım, siz de kimsiniz ulan köpekler” çekiyor türk müzik camiasına, ama siz kimsiniz dediği adamların onu yazmamasına ağlıyor. abicim madem öyle takmasana? dünya starının uğraştığı işe, edindiği derde bak. kendini tarifine göre zaten andante seni yazmış yazmamış umrunda olmaması lazım ama şımarık çocuk gibi tepiniyorsun niye pohpohlamıyorsunuz beni diye.

    gelelim niye yazılmadığına… fazıl say, kolay lokma gördüğü türk yazar çizerleri en ufak hoşuna gitmeyen bir yorum yaptılar diye itin götüne sokmaktan hiçbir zaman çekinmedi, ki bu atarı yurt dışında yapamıyor çünkü tabi ki yemiyor. yıllarca resmen savaş açtı kendisine 100% sadakat göstermeyen ve her işine “oooo müthişsin fazıl aslansın fazıl” demeyenlere. eh bu adamlar da enayi mi lan? yazmaz tabi. hem fazıl say’ın hiçkimseye ulaşmak için andante’de yazılmaya ihtiyacı yok, ülkenin en büyük müzik kariyerine, en fazla adamına ve en geniş pr ağına sahip insanının, sanki andante onu yazmayınca bişeyi eksiliyormuş gibi zırlamasının şımarıklık ve çocukluk dışında bir tane açıklaması yok.

    ki dediğim gibi fazıl yazılmak istemiyor, pohpohlanmak istiyor. çünkü bir konserine veya bir kaydına olumsuz bir eleştiri yapıldığında (ki pek tabi olumsuz eleştiri de yapılacaktır) bütün hıncıyla o kişiye ve yayına saldırıyor. ve dediğim gibi, bunu ancak türkiye’de yapabiliyor, efeliği edirne’de bitiyor yani. müthiş tahammülsüz, en ufak eleştiri kaldıramayan, yalakalık ve kusursuz itaat bekleyen, şımarık ve mızmız bir çocuk bu adam. e ben olsam ben de yazmam, son derece doğal. yazsan beğenmez, yazmasan suç, ne sanıyor bu adam kendini?

    geçtiğimiz yıllarda bir albümü hakkında andante’de yazılan, dünyanın hiçbir yerinde “kötü eleştiri” bile sayılmayacak kadar orta karar, “şurasını beğendim, şurasını beğenmedim” minvalinde bir yazı nedeniyle demediğini bırakmadı o eleştirmene. nasıl oralarını beğenmezmiş, o da kimmiş, “siz bana düşmansınız!!!” falanlar, resmen sinirinden kendini z*kecekti, o kadar eleştirinin en usturuplusuna bile tahammülsüz bir adam bu. bu adam mesela niye yazsın seni bi daha? her tartışmayı da “ben memleketin değeriyim, beni el üstünde tutmayan vatan hainidir!!!”e çekiyor ve bu ucuz numara artık gerçekten baydı.

    ayrıca bir de babası ahmet say‘ın ölümü üzerine bişey yazmadılar diye de giydirmeye kalkmış, biri de andante’nin son sayısında tam sayfa ahmet say anısına yazıyı şak diye gösterince kıvırmaya çalışmış, yok o sayılmazmış serhan niye kendisi yazmamışmış. bak iftira atıyor yazmadılar diye, sonra cevabını alınca da yazıyı beğenmiyor, tam da bunu demek istiyorum. bütün müzik camiası el pençe fazıl’ın önünde boyun büksün, her işini, ama onun istediği şekilde! haber yapsın, kimse haşmetlimize dil uzatmasın veya bir işini beğenmeme cüretini gösteremesin. resmen bunu bekliyor. siz de böyle despotça ve faşizan bi tavrı cehaletinizden “aa ama sanatçımız, aydınlık yüzümüz” bilmem ne diye alkışlıyorsunuz. böyle kitleye böyle “aydın”.

    edit: hah tam alttaki entry’deki kafayı diyorum.

    nitekim serhan bali de olayı anlatmış: https://twitter.com/…?s=21&t=wfjxy1rfmchyb0n6be24ua
    “benimle ilgili ne iyi ne kötü bir şey yazmayın, adımı derginizde görmek istemiyorum” atarı yap, sonra adamlar yazmayınca niye yazmıyorsunuz diye tepin. inanılmaz.

    taze cevap vermiş: https://twitter.com/…?s=21&t=zfoi_na96oeoxpuladkyvq
    “ bu karalama eleştirisini yazan kişi bir avukat. karalama sebebi de müzik değil, kişisel nefreti.mesleği müzik olan biri değil. isterseniz evime gelsin kendisini bir sınavdan geçireceğim. armoni, kontrpuan, eser analizi. bakalım ne sonuç çıkacak.amma ucuzladı herşey sayende serhan”

    bak hala aynı şeyi yapıyor. “karalama eleştirisi” görmedik zannediyor galiba, bu kadar herkesi cahil yerine koymak büyük saflık. kaldı ki sence görüşleri bu kadar dikkate değmez biriyse zaten takmazsın, ama sen iki yıldır zırlıyorsun “albümüme müthiş demedi” diye.

    kötü eleştiri öyle olmaz, nasıl olur örnek vereyim isterseniz:

    https://www.gramophone.co.uk/…ano-sonatas-fazil-say
    (aynı albüm hakkında andante’dekinden çok daha olumsuz bir eleştiri)

    https://www.classicstoday.com/…eview-7074/?search=1
    (bir küfretmediği kalmış - ki gerçekten çok kötü bir albümdür bu)

    bu arada bu kavgayı da iki gündür festival için gittiği avusturya’da, kaldığı şatodan yazıyor. evet, dünya starı, katıldığı festival sırasında avusturya’daki şatodan andante beni niye yazmıyor diye seri tweet atarak kavga ediyor. sağlıklı insan hareketi mi bu? bilmemne festivalinde konuk sanatçısın, şatoda kalıyorsun, çevrende son derece elit insanlar var ve el üstünde tutuluyorsun ama elinde tivit, vay serhan sen beni niye sevmiyosun, falan. çok komik lan.
919 entry daha
hesabın var mı? giriş yap