• varmı böyle bir şey?

    nevruz'un aksine şimdiye dek hıdırellez ile alakalı takvim yaprakları haricinde bir aktivasyon veya kutlama ne gördüm ne duydum.
    bi de tekerlek üzerine ateş yakılıp atlanmaktan bahsedilmiş ama o nevruz değil miydi?
  • (bkz: savaştepe) köylerinde bir önceki gecesinde kadınların saçlarına kekik suyu sürdüğü bayram. bayram sabahı namazdan önce ise köyün yaşlıları çiğ toplarlarmış, yoğurdu bundan mayalamak için. bu gelenek ilçedeki hem yörük hem de bulgaristan göçmeni köylerinde uygulanmış geçmişte, şimdi ise çiğden yoğurt mayalayanların haberlere çıkması bu geleneğin artık uygulanıp uygulanmadığına dair yeterince şey söyler size. bu tarz şeylerin buraya yazılması gerekiyor ki çoktan ölmüş olan bu geleneklerin varlığı, onu bilenler de öbür tarafa geçtikten sonra yok hükmünde olmasın.
  • hıdırellez'de çiğ tanelerinden mayalanan sütün önce yoğurda, sonrasında peynire dönüşümü anadolu'ya özgü en güzel hikayelerden. 5 mayıs'ı 6 mayıs'a bağlayan sabaha karşı dualarla mayalanan süt katılaşırsa, süte hızır'ın elinin dediğine ve o yılın bereketli geçecek bir “var yılı” olacağına inanılıyor. hıdırellez ile ilgili en güzel anadolu hikayesi bu.
  • geçen sene ilk defa dilek diledim. kağıda yazdım. evdeki çiceğin saksına gömdüm. bir gün kaldı. sonra denize atacaktım.
    müsait bi günde götürecektim güya. hep unuttum. aklıma geliyordu sürekli. şu gün götüreceğim diyordum yine unutuyordum.
    neyse nerden baksanız 1 sene olacak ve ben o kağıdı daha yeni dün denizle buluşturdum.
    ama denizin silmesine gerek yok 1 sene boyunca yazdıklarım zaten silinmiştir de yine de attım adet yerini bulsun diye.
    umarım kabul olur dileklerim.
  • yılın, beni en heyecanlandıran günü desem yersiz olmaz sanırım. kendi doğum günümü dahi bu şekilde iple çekip özel hazırlıklar yapmıyorum ya hu.. bugün de gittim kendime gül ağacı aldım sırf bunun için. bu, ömrümde türkiye dışında geçirdiğim ilk hıdırellez olacağı için kalbimde hafif bir burukluk var. bak bir yılbaşı geçti, bir bayram atlattık; hiçbirinde "ya şimdi türkiye'de olsaydım" demedim. ama 5 mayıs gecesi benim açımdan hep bir başka olduğu için bu kez kendimi yalnız hissediyorum ilk defa.

    yine güne olabildiğince iyi ve enerjik başlamaya çalışıp odamı dip köşe temizlerim diye düşünüyorum. artık yurtta yaşadığım için öyle bir kuru-yarı, bakliyat yok ama baharatların falan kapaklarını açarım herhalde havalansın ve bereket dolsun diye. sonra bir tütsü yakıp güzelce banyo yaparım. gece de her zamanki gibi gül ağacına dilek asıp dibine yumurta koymaca..

    geçtiğimiz haftalarda milletin marteniçka telaşını aşağılayıcı bir gülümsemeyle izledim. kendi kültüründen bir haber olup bu denli başkalarının yaşam pratiklerini kopyalamaya meraklı olan başka bir toplum daha var mı, sanmıyorum.. temeldeki düşünce, evrene gönderilen mesaj aynı olsa da bizim hıdırellez'imiz varken bileğe ip bağlayıp havada leylek kovalamayı manasız buluyorum. neyse, herkesin ritüeli kendine..
  • 80'li yıllarda hereke diyorum başka da bir şey demiyorum. en son 90'larda bulgar çocuklarla izmit'te şahane eğlenmiştik. armağan çağlayan'ın yaşı bizden de büyük, sorsunlar en güzel o anlatır. o insanların hemen tamamı başka yerlere taşındı yıllar içinde, ne hereke kaldı, ne izmit...
  • (bkz: hıdırellez).
  • bu yıl için biriktirdiğim çok dileğim var.
  • eski bir hıdrellez duasıymış:

    "nesi varsa, bölüşecek biri olsun. nesi yoksa, bulup getirecek biri olsun"
  • hızır karada olması nedeniyle erilligi simgeler ve güneştir.

    ilyas ise suda olması sebebiyle disilligi simgeler ve aydır.

    ruz-ı hızır (hızır günü) olarak adlandırılan hıdırellez günü, darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen hızır ile denizlerin hakimi olduğuna inanılan ilyas'ın yeryüzünde gül ağacının ve yeşilliklerin olduğu yerde buluştukları gün.

    geçen sene (hayatımda ilk defa) yürekten dilediğim bir iki şeyin gerçekleştiğini gördüm.
    hıdırellez şenlikleri ise hep oldum olası enerjimi yükseltmiştir. ve bu senede baba zula / gaye su akyol'un aynı şenlikte olduğunu duyar duymaz biletimi aldım. o yüzden yarın daha fazla inanarak dileklerimi dileyeceğim.

    slogan;
    “nesi varsa bölüşecek biri olsun, nesi yoksa bulup getirecek biri olsun” :)
hesabın var mı? giriş yap