ücret

• üretim faktörlerinden birisi olan emeğin üretimden aldığı paya verilen addır. amiyane tabirle emeğin fiyatıdır.
• (bkz: ücret enflasyonu)
• gelir vergisi konusuna giren kazanç ve iratlar; sermaye, emek ve sermaye ile teşebbüsün ortaklaşa organizasyonundan doğarlar. bunlardan emeğin getirdiği gelire ücret denir. sermayeye bağlı olarak oluşturulan gelirler de irattır. kazanç ise, teşebbüs ve sermaye karışımı bir gelir türüdür.
• bu gelirin vergisi kaynakta kesilir.kesen işveren kestiği aya ait vergiyi bir sonraki ayın 20. gününe kadar muhtasar dediğimiz beyanname ile vergi dairesine beyan eder.
• sizli olaraktan tek sevdiceğimiz. her daim bedavadan bokladığımız.
  (bkz: ücretsiz)
• japonların tanımına göre , yapmaktan hoşlanmadığımız bir işi başkasına yaptırmak için ona verdiğimiz paradır.
• arapça ecir'den gelir, emeğin karşılığında ödenendir.
• (bkz: #17794410)
• bulunulan pozisyona göre kişiden kişiye tanımı değişebilen arapça kökenli kelime.
  şöyle ki:
  çalışan açısından emeğin karşılığı,işveren açısından gider,devlet açısından vergi kaynağı,hukuki açıdan işgörenin fikri ve medeni faaliyetlerinin karşılığıdır.
• bir işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler toplamıdır. ödenek, tazminat, tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık ilişkisi niteliğinde olmamak şartıyla kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması ücretin mahiyetini değiştirmemektedir.