• yine bir kuzey destanından esinlenilerek çekilmiş 2004 yapımı film. 1500 yıllık nibelungsaga'nın*, richard wagner'in 15 saatlik operası der ring des nibelungen ve onun kaynağı nibelungenlied'e göre daha fazla baz alındığı ve udo kiel'in yönetmenliğinde çekilen filmde benno fürmann**, alicia witt*, max von sydow*, julian sands*, robert pattinson*, samuel west* ve, ve, ve kristanna loken*.

    not: buradan sonrası hayvanlar gibi spoiler içerir, neredeyse senaryoyu yazdım. ona göre, sonra vay efendim demeyin.

    (bkz: spoiler)

    film xanten krallığı'na yapılan saldırıyla başlıyor. ikiz krallar kral thorkwin ve kral thorkilt'in önderliğinde xanten krallığı'nın kalesi dağılmaktadır. kraliçe siegland birkaç asker ve 5-6 yaş civarlarındaki oğlu siegfried ile kaleden kaçmaktadır. kaçarken kraliçe ve küçük prensin gözleri onunda ikiz krallar kral siegland'ı öldürürler. lakin bu grup da kaçarken bir gruba denk gelirler ve ufak bir çatışma çıkar. herkes ölür ve kraliçe de ölürken oğlunu nehirdeki bir kütüğün üzerine bırakır.

    ertesi sabah eyvind adında bir demirci küçük çocuğu bulur. tek başına yaşayan bu adam geçmişini bilmeyen bu çocuğa eric adını verir, ona mesleğini ve kılıç kullanmayı öğretir. ayrıca bölgedeki herkesin hemen hemen hristiyanlaştığı dönemde eyvind hala pagan'dır ve odin, thor, valhalla sözcükleri onun için bir şeyler ifade etmektedir**. ve oğlunu eski inanışlarla yetiştirmektedir.

    aradan yıllar geçer. eric büyümüş, yağız bir delikanlı olmuştur. bir gün atölyelerinin önündeki nehirden kovayla su taşırken önünden kare yelkenli* bir gemi geçmektedir. gemide ise ayakta duran sarışın bir güzellik kendisine bakmaktadır. eric bu güzellikten, yani brunnhild'den gözlerini alamaz. bir önceki gece brunnhild, falcısına geleceğini sormuştur. rünik yazıda tanrıların gökten bir işaret göndereceğini, ve bu işarette hayatının aşkıyla tanışacağını ve o adamın kendisini yeneceğini söylemektedir. o gece farklı iki noktadan gökyüzündeki valhalla'ya giden ruh yolu'na bakmaktaydılar. derken tanrıların gönderdiği işaret geldi: bir göktaşı! eric ve brunnhild farklı iki amaçla taşın düştüğü yere gittiler. biri düşen şeyi merak ediyordu, diğeri orada tanışacağı adamı. taşın düştüğü yerde ufak bir dövüş yaşanır ve eric kimliği belirsiz kişiyi yener. daha sonra bunun kadın olduğunu görür. brunnhild bütün olan biteni eric'e anlatır ve aralarında sıcak bir ilişki yaşanır ruh yolu'nun altında. eric sevgilisine söz verir izlanda'ya gelip izlanda kraliçesi brunnhild'i bulmaya geleceğine dair.

    aradan zaman geçer. eyvind yaptığı kılıçları burgund'a kral gunther'e götürmek için yola çıkar. eric de geçmişini merak etmeye başlayıp hatırladığı hayatında ilk kez atölyeden ayrılıp babasıyla gitmeye karar verir. burgund'da ufak çaplı bir macera yaşanır ve kralın adamlarını rezil rüsva eder.

    bu arada nibelungların soyundan gelen ve açgözlülüğü yüzünden dışlanmış skokgangur* cüce alberich, oğlu lord hagen'i ikna etmeye çalışmaktadır. göktaşının düşüşü sırasında burgund yakınlarındaki bir mağarada uyumakta olan ejderha fafnir uyanmıştır. ejderha zamanında nibelungların hazinesini çalmıştır. ve eğer lord hagen kral gunther'i adamlarıyla birlikte ejderhayı öldürmeye ikna edebilirse, lord hagen ve nefret ettiği babası alberich de bu hazineden paylarını alacaklardır. eric ve eyvind yine burgund'da bulunurken kral gunther ve 12 adamı at üstünde ejderhayı öldürmeye giderler ancak özellikle kralın dönüşü atın çektiği bir tahtanın üzerinde yaralı olarak olmuştur. zaten kral giderken eric efendi "ben de geleyim vallaha bak nolur" diye atlamış ancak götürülmemiştir. kralı da böyle görünce daha bir gaza gelir ve prenses kriemhild'e "intikamı alınacak" gibisinden laflar eder. daha sonra günlerce atölyesinden çıkmaz, göktaşından yaptığı iki silahtan birini yapar*. ve yaptığı kılıca balmung adını verir. eyvind şaşırır ve neden bu ismi verdiğini sorar, çünkü bu aynı zamanda gerçek babası kral siegland'ın kılıcının da adıdır. ama eric bunu bilmeden sadece "kulağa hoş geldiği için bu adı verdim" cevabını verir.

    derken eric ejderhanın mağarasına gider. ejderha ortalıkta olmadığı için dalga geçerek bağırır ancak ejderhayı görünce kendisinde "hay ettiğim yeminin ta içine sıçayım" gibisinden bir ifade oluşur. heyecanlı bir mücadeleden sonra eric ejderhayı yener. ve kolundaki yaranın üzerine akan ejdeha kanıyla iyileştiğini görünce, bir de oradaki kuşların söylemesiyle* ejderha kanıyla güzelce bir banyo yapar. nibelunglar ona bu hazinenin tek bir parçasını dahi almamasını yoksa lanetleneceğini söylerler ancak o koskoca ejderhayı öldürmüştür. üç beş tane hayaletten tırsmaz, ataları kasımpaşalıdır.. mağara çıkışında alberich kendisine kendi kılığında saldırır. alberich'i yener ve takan kişinin istediği kişinin kılığına girmesini sağlayan tarnhelm'i alır. karşılığında alberich'in de hayatını bağışlar.

    daha sonra eric inanılmaz bir kahraman olmuştur. kendisiyle süper kanka olan kral gunther ve kardeşi prens giselher'dir. lord hagen'in aklı ise sürekli alavere dalavereye çalışmaktadır. ejderhaya karşı kullanılanın krala karşı kullanılabileceğini söyler ve kral temiz bir siktir çeker. lakin hazinenin burgund'a getirilmesi yıllardır barış içinde yaşanılan krallıkların bir anda burgund'a göz dikmesine sebep olmuştur. derken ikiz krallar kral thorkwin ve kral thorkilt burgund'a saldırır. ama burgund ordusunda "ejderha katili" de yer almaktadır. düşmanın altını verin sizi bağışlayalım talebine kral gunther sahibine sorun gibisinden bir şey söyleyip olayı eric'e itelemiştir. eric de ejderha kanının verdiği kılıç geçirmeyen derisi ve götüne güvenerek ikiz krallarla tek başına dövüşmeye karar vermiştir. bu üçlü düelloda eric bu ikizleri hatırlar, babasının xanten krallığı'nın kralı kral siegland olduğunu falan hatırlar. iki kralı öldürdükten sonra önünde diz çöken düşman ordusuna bağırır "ben xanten krali siegland ın oğlu siegfried topraklarınız burgund ve xanten krallıkları arasında bölüşülecek ve xanten krallığı yeniden kurulacak". *siegfried* xanten krallığı'nı yeniden kurmuş ve başa geçmiştir. lakin arkada lord hagen ve kral gunther plan yapmaktadırlar. siegfried'in yanlarından ayrılması hazinenin gitmesi demektir ve bu yüzden onu burgund hanedanı'na dahil etmeyi kararlaştırırlar. zaten siegfried'de gözü olan prenses kriemhild de bu iş için biçilmiş kaftandır. bu arada lord hagen babası alberich'i öldürür.

    siegfried artık sadece "ateşin ve demirin efendisi" olarak değil, xanten kralı olarak gidecektir aşkı izlanda kraliçesi brunnhild'in yanına. bu sıralarda ise brunnhild, kendiyle evlenmek için sıraya girmiş olan kralları ve prensleri defetmenin yolunu bulmuş, onlarla düello yapmaktadır. brunnhild'i yenebilen kişi onun kocası ve izlanda kralı olma hakkı kazanacaktır ancak yenilirse bu hayatına malolmaktadır. siegfried gideceği günün hazırlığını yaparken lord hagen alberich'e tarnhelm karşılığında bir iksir hazırlatır. bu iksir eski aşkları unutturup yenilerini yeşertmektedir. içeceğin içine konur ve içeceği kimin elinden alırsa o kişiye aşık olur bu iksiri içen. kriemhild ilk başta bunun kutsal olmadığını paganlık olduğunu falan söylese de siegfried için deli gibi yanmaktadır ve kabul eder. derken gider ayak bir şeyler içelim denir, ve özel bir burgund şarabı adı altında şarapla karıştırılmış iksiri siegfried'e içirirler. daha sonra olan olur ve siegfried kriemhild'e aşık olur. gitmeyi erteler ve kankası kral gunther'den kızkardeşini xanten kraliçesi yapmak istediğini söyler. kral gunther köpek gibi kabul eder ancak burgund hanedanı'nın yasalarına göre kral gunther evlenmeden kardeşi evlenememektedir. siegfried "iyi o zaman bul bir karı da evlen amına koyim" gibisinden bir laf eder. bunun üzerine kral gunther de zaten bulduğunu ama durumun o kadar basit olmadığını söyler. evlenmek istediği kişi eş adayını düelloya sokan izlanda kraliçesi brunnhild'dir. siegfried onu tanıdığını, sakson zannederek dövüştüğünü ve yendiğini, inanılmaz bir güzelliğini olduğunu söyler ancak aralarındaki aşkı hatırlamaz. kral gunther bunun üzerine tarnhelm'in siegfried'de olduğunu bilen lord hagen'in de istihbaratıyla izlanda'ya gidip siegfried'in kendisinin kılığında brunnhild'i yenmesini ister. siegfried ilk başta kabul etmek istemese de herkes için hayırlı olacaktır ve bir günde çifte düğün yapılacaktır bu sayede. geri dönerken kral gunther, giselher ve siegfried kan kardeşi olacaklardır. bir bardağa iki kardeş kanını döker ancak bıçak siegfried'in elini kesmemektedir. o da az sonra kan kardeşi olacağı insanlara en büyük sırrını verir: ejderha kanıyla yıkandığı sırada sırtına düşen bir yaprak sayesinde sırtının sol tarafını yıkayamamıştır ve hasar aldığı tek bölgesi orasıdır. orayı keser ve kanını akıtır. bunu lord hagen da duyar.

    hazırlıklar tamamlanır* ve yola çıkılır. derken gemide bir kaçak olduğu ortaya çıkar ve bu kaçak giselher'dir. brunnhild'in falcısı siegfried'in gelmekte olduğunu söyler rünik yazı sayesinde. izlanda kraliçesi'nin huzuruna şu 1-2-1 formasyonuyla çıkar burgund-xanten karması. en önde kral gunther arkasında solda lord hagen, sağda siegfried ve en geride prens giselher*. brunnhild sevinir ve nihayet geldiğini, onu beklediğini söyler siegfried'e. siegfried pek bir anlam veremez ve kendisinin gelmediğini, onun sadece kral gunther'e hizmet ettiğini söyler. brunnhild şok olur. rünik yazıdaki kehanette anlatılan, tanrıların işareti ile tanıştığı, ruh yolu'nun altında aşık oldukları, seviştikleri ve ne olursa olsun geleceğini söyleyen aşkı başka biri için gelmiştir şimdi. falcısına sorar ve o da garip bir durumun olduğunu, nasıl olup da tanımadığını söyler. bir saat sonra düello başlamaktadır. kral gunther saraydaki bir odada durur, ve siegfried tarnhelm sayesinde kralın kılığında brunnhild'i yener. daha sonra burgund'a geri dönerler. brunnhild ile siegfried arasında bir diyalog geçer ve brunnhild yaşlı gözlerle ayrılır siegfried'in yanından. aşkını hatırlamaz çünkü siegfried. o zamanlar küçük olduğunu, belki gönlünü bir anlığına kaptırmış olabileceğini, şimdi adam olduğunu falan söyler. brunnhild ise adam olmak buysa falan gibisinden çok sağlam laflar koyar ağlayarak.

    daha sonra düğün yapılır. düğün sonrası şenliklerde* bir masaya oturmaktadır iki çift. kral gunther'in galibiyeti hakkında bir muhabbet dönerken brunnhild'in siegfried'e bakıp durmasından ve koskoca ejderha katili'nin pısırık kalmasından kıllanan kriemhild benim kocam da yapardı gibisinden lafa atlar. bunun üzerine brunnhild ile siegfried bir kez daha düello yaparlar burgund kalesinin içinde ve halkının önünde. brunnhild silahları seçer: aynı maddeden yapılmış ama hiç karşılaşmamış silahlar: brunnhild'in mızrağı ve siegfried'in kılıcı. brunnhild bir kez daha yenilecekken siegfried bilerek yenilir* bunun üzerine brunnhild şenliği terkeder.

    her şey yolundaymış gibiyken durumdan kıllanan brunnhild akşam kral gunther'i yatağına almaz. kral gunther daha brunnhild'in bileğini bükememektedir çünkü. brunnhild ona gücünün sırrını anlatır, belinde tanrıların hediyesi bir kemer vardır ona o gücü veren. kemersizken normal bir kadın kadar güçlüdür sadece. kemeri çıkarabildiğinde yatağına alacağını söyler. ertesi akşam kral gunther siegfried'i bir kez daha ve daha zor ikna eder yoksa burgund'a bir varis gelmeyecektir. siegfried ise tarnhelm'i bir kez daha kullanıp kemeri çıkarır ve odadan çıkar. bu arada giselher ve sevgilisi ortada birden fazla kral gunther görürler. giselher bunu daha önce izlanda'da da gördüğünü anlatır ve olayı anlar. lakin odaya dönen siegfried'i bekleyen bir süpriz vardır. uyanık vaziyette onu bekleyen kriemhild. siegfried'in elinde bir kadın kemeri gören kriemhild aldatıldığından şüphelenir. siegfried anlatamayacağını ancak ona sadık bir koca olduğunu söyler. lakin kriemhild anlatmasını ısrarla ister ve siegfried bütün olan biteni anlatır.

    ertesi sabah kriemhild kiliseye giremez. askerler kraliçenin emriyle ondan önce kimsenin giremeyeceğini söylerler. lakin burası pek de anlamadığım bir konu. brunnhild inanılmaz sağlam bir paganken niye böyle bir şey yapmıştır. her neyse filme devam. kriemhild buna sinirlenir ve gelen brunnhild ile tartışmaya başlar ve ona dün gece kemeri kendi kocasının çıkardığını söyler burgund halkının önünde.

    brunnhild bu ikinci şoka da dayanamaz ve kral gunther'e siegfried'i öldürmesini söyler çünkü bunun tek cezası ölümdür. ancak kral gunther dostunu ve kan kardeşini öldürmek istemez. brunnhild siz yapmazsanız ben yaparım der ve odadan gider. kral gunther bilmiyormuş gibi siegfried'in ejderha kanıyla yıkandığını ve ölümsüz olduğunu söyler ancak ibnenin adinin önde gideni loki kılıklı lord hagen böyle olmadığını ikisinin de bildiğini söyler ve ertesi gün av partisi düzenleyip orada siegfried'i öldürebileceğini söyler. kral gunther ikna olur ve ertesi gün ava gidilir. bu sırada özür dilemek için brunnhild'in yanında giden kriemhild duyduklarıyla şok olur. çünkü daha iksiri vermediği zamanda eric'in* ejderhayı öldürdüğü gece ki festivalde maskeyle muhabbet etmiştir ve eric kalbinin birine ait olduğunu, kızın onu tanımadığını ve sevdiğinin çok uzaklarda yaşadığını söyler`: bu sırada eric konuştuğunun kriemhild olduğunu bilmez`. brunnhild ise bir zamanlar tanrıların kaderinde gösterdiği birini sevdiğini, bir gün kendisine geleceğine dair söz aldığını, çok uzaklarda yaşadıklarını, ancak geldiğinde kendisini ne hikmetse tamamen unuttuğunu anlatır. kriemhild şok olmuştur ve hıçkırıklar içinde ağlayarak yaptıkları kötülükleri anlatır. brunnhild ise koşarak av yerine gitmeye çalışırken üzerindeki geyik kanını yıkamak için nehire gitmiş olan siegfried sırtına saplanan bir mızrakla orospuçocuğu lord hagen tarafından öldürülür. brunnhild bunu anlar ve olduğu yerde kalır bir yere gidemeden. derken kaleye siegfried'in cesedi gelir. kral gunther cinayetin saksonlar tarafından işlendiğini söyler ancak cesedin başında ağlamakta olan kriemhild abisine yalancı, katil gibisinden bağırarak nibelungların hazinesinin en değerli parçasını, siegfried'in hediyesi olan yüzüğü* fırlatır. bu arada birden yüzük için kral gunther ve lord hagen birbirlerine kılıçlarını çekerler. dövüş sonucu kral gunther ölür. giselher abisinin intikamı için kılıcını çeker ama bir yumrukla uçar. lord hagen yanında yer alan askerlerin altınla ödüllendirileceğini söyleyince adi askerler onun safına geçerler. derken merdivenlerden brunnhild iner ve askerleri temizledikten sonra lord hagen'in kafasını bedeninden ayırır.

    daha sonra bir viking gibi ateş ve suyun kaderini çizeceği söylenen siegfried, bir kayığın üzerinde nehire sürülür. sonra okçular alevli oklarını ateşlerler ve siegfried'in bulunduğu kayık alev alır. birden kayıkta saklanmış olan brunnhild ayağa kalkar ve siegfried'in kılıcını göğsüne saplayıp kendini öldürür.

    (bkz: spoiler)

    nibelungensaga'yı ve völsunga'yı henüz okumadım. nibelungenlied ve der ring des nibelungen için de aynısı geçerli ancak iskandinav mitolojisi ile doğrudan ilgili bir efsanenin film versiyonu. şöyle ki:

    (bkz: siefgried) karakteri, ya da sigurdr, ya da sigurdur fáfnisbani, iskandinav run taşları'ndaki bir kahramandır. isveç'teki yedi ya da sekiz taşın üzerinde bu karaktere ait rünik yazı'lar ve çizimler var. ayrıca her iki edda'da ve völsunga saga'da da adı geçiyormuş

    (bkz: brunnhild), ya da brynhildr, bilinen en ünlü valkyrie'lerden ve shieldmaiden'lardan biri. siegfried'in babasının odin tarafından öldürülmesi`: filmde detaylı bahsedilmiyor ama baştaki kuşatmada kılıcı kırılıyordu`*, daha sonra bunu frigg'in protesto edip çocuğun kaçmasında yardımcı olması falan. richard wagner biraz karıştırıyor işleri. iskandinav kaynaklarında brynhildr siegfried'in cenazesinde kendini öldürmeyi başaramıyor. kriemhild ve kardeşleriyle birlikte kalıyor.
  • ayni zamanda jrr tolkien yuzuklerin efendisini yazarken bu efsaneden esinlenmistir.

    (bkz: lord of the rings) (bkz: jrr tolkien)
hesabın var mı? giriş yap