• daral gelme* duygusu
  • yağmurlu ve kapalı havaların insan üzerinde yarattığı ruh durumudur
  • bazı sabahlar uyandığımız tereddütlerdir. orhan seyfi orhon şöyle anlatmış o kasveti:

    sarahaten, aceba söylesem darilir mi?
    darilmak adeti, bilmem ki, çapkinin naz mi?
    desem ki: ’’ben seni...’’yok dinlemez ki... hiddet eder.
    niçin? bu sözde ne var? sanki hiddet etse ne der?
    desem ki: ’’ben, seni pek...’’ya kizar konusmazsa?
    derim: ’’bu çektigim insaf edin, eger azsa? ...
    desem ki: ’’ben, seni pek çok...’’hayir, kizar, bilirim;
    tereddüdüm, aceb? hiddetinden az mi elim?
    desem ki: ‘’ben seni pek çok...’’sakin gücenme emi?
    ‘’sakin gücenme, eger anladinsa sevdigimi’’
  • dile getirildiginde gri bulutlari veya karanlik bir ortami hatirlatan kelime. ancak kasvet ve kasvetin anlattiklari kisiden kisiye, zamandan zamana ve icinde bulunulan fiziki durumdan psikolojik yapiya kadar bir cok bagimsiz bilesen tarafindan etkilenir, sekillenir...

    kasvet

    hava çok sıkıntılı.
    aslında kendimiz yaratmıyor muyuz sıkıntıyı?
    çünkü hatırlıyorum..
    hava aynen böyleydi...
    ve ben mutluydum.
  • icinizden, sizin icin cok onemli, birseyin cekilip cikarilmasi, beraberinde yureginizin de alinmasi ve yerine korkunc bir yogunlugun,huznun konulmasidir.
  • ... kasvet, neşeden daha bulaşıcıdır. (amak-ı hayal)
  • " ...bir ayı geçkin süredir erimek bilmeyen kar örtüsü yerini yağmura bırakmıstır artık..havanın rengi gridir tıpkı içinin renginin de gri oldugu gibi..ne dün aksam ilk kez karsılastıgın ispanyolun sana olan ilgisi mutlu eder seni ne de bir sene sonra girecegin önemli sınavın stresidir beynini yoran..kocaman bir boşluktur belki de bu..saatlerdir ekran karsısında oldugun için kızaran gözlerin yada ağrıyan boynun da çok umrunda degildir aslında,zaman bir sekilde geciriyordur..sen sadece sahitlik yaparsın..yagan yagmura inat ıslanabilirdin belki yürümeyi tercih edip ama hasta olabilirsin sonra..hasta olmaya bile hakkın yoktur..bir kaç gün önce ilk kez keşfettirildigin tehlikeli şey midir yoksa su an istedigin..durursun bir an,sonra devam edersin yüzünde sahte bir gülümseme..saatler akıp giderken siyak gökyüzü hafif dalgalanmalar yapar havanın karardıgını anlarsın sadece..değişen yine çok fazla birşey yok..yalnızsındır belki evinde ve klavyeden çıkan tıkırtılar hariç başka ses eşlik etmez durgun haline..müzik dinlemek,tv izlemek istemiyor olman da çok normal karsılanmamalı mıdır?çünkü yatagına uzandıgında sadece gözlerini kapatabiliyorsun..uykun aslında çok var ama hiç yok..baskalarına tahammülün zaten yok..ki uzun zamandır messenger kullanmıyorsun..canın sıkkın senin,ama bir dolu şeye,aslında hepsi bu.belki susmanın zamanıdır artık..aklından geçen bir kelimenin peşine takılıp satırlarca yazı yazmak ne denli gariptir düşünürsün..yine gülersin bu defa içten..susarsın tekrar en başında oldugu gibi..ve sustun."
  • arada sırada havaya, evlere, eşyalara, ruhlara çöken şey. en iyi ilacı kitap okumak ve uykudur.
  • türkçe'nin en kasvetli kelimesi.
hesabın var mı? giriş yap