hesabın var mı? giriş yap

  • http://i.hizliresim.com/9g8298.jpg

    edirne-merkez, kocasinan mahallesinde samsung k zoom ile çekmiş oldugum bir resmi.

    benim önerim bunu dinlemeniz. üstelik ay ışığı ile ilgili çok anlamlı bir hikayesi de var:

    bir gün beethoven, bir arkadaşı ile birlikte viyana sokaklarında dolaşmaktadır. tam bu sırada bir apartmandan piyano sesi geldiğini duyar ve kafasını kaldırıp bakar. apartmanın ikinci katındaki cam açıktır ve ses oradan gelmektedir. arkadaşına, çalan kişinin muhteşem çaldığını ve onu görmesi gerektiğini söyler. ikisi birlikte ikinci kata çıkıp kapıyı çalarlar. kapıyı açan kadın, beethoven’ı hemen tanır ve şok olur. beethoven, piyano sesine geldiğini ve mutlaka çalan kişiyi görmek istediğini söyler. kadın, piyanoyu çalanın kızı olduğunu ve tanışmaktan mutlu olacağını belirterek onları içeri alır.
    beethoven, piyano çalan kızın olduğu odaya girer. annesi kıza, beethoven’ın geldiğini söyler ve kız çok heyecanlanır, hemen ayağa kalkar, fakat kız kördür. bunu gören beethoven, “lütfen benden birşey isteyin” der, maddi bir şey isteyeceklerini düşünerek. kızın cevabı şu olur; “ben hiç ayışığı görmedim, bana ayışığını anlatır mısınız?”
    bunun üzerine beethoven piyanonun başına geçerek, ayışığı sonatını, doğaçlama olarak besteler.

  • loserlar toplanmış yine.oğlum biraz kendinize güvenin lan.sevgilimle 4 yıldır birlikteyiz iyi günde de kötü günde de.yalnız 2 yıl önce biraz batar gibi olduğumuzda benden ayrılma kararı almıştı ama onun benim maddi durumumla alakası yokmuş.ondan daha iyilerini hak ettiğimi düşündüğü için ayrılmak istemiş.işleri toparlayıp müreffeh hayatımıza geri döndüğümüz günlerden birinde tekrar konuşmak istediğini söyledi.bu süre zarfında beni çok özlediğini ve ne kadar çok sevdiğini fark etmiş.bu hayatta her şey para değil..

  • rusya'yı filan bilmem de, bizim 1967'de bulgaristan'ın alelade bir kasabasında yapılmış olan apartman dairemiz dış boya dahi gerektirmeden bu zamana kadar ayakta durmuşken, türkiye'de 1990'larda aldığımız apartman dairesinin içi, dışı komple dökülmektedir. şimdi kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesi gündemdedir.

    bulgaristan'daki apartman dairesi binanın en üst katında. fakat bilir misiniz ki düz çatıyla arasındaki yalıtımı sağlamak için 1967 yılının teknolojisi ve kafasıyla binanın en üstüne 1 metre hava boşluğu olacak şekilde güvercinlere ve diğer kuşların girebileceği ebatta kuş yuvaları yapılmıştır. balkonda yemeğinizi yerken bir yandan da tepenizden geçip yuvasına giren, yuvasının önünde dolanan renkli renkli güvercinleri izlemektesiniz.

    dış duvarlar yan yana iki kalın tuğla konularak örülmüştür. yaz aylarında bile serindir. kış aylarında da ısınma sorunu yoktur. yandaki dairede 2 küçük çocuk vardır, daha çocukların tek bir kez sesini duymamışımdır. oysa türkiye'deki evimizde gürültü patırtı yüzünden papaz olmadığımız komşu kalmamıştır.

    kısacası: lafa, şekle şemale değil; icraata bakarım.

  • muzaffer izgu'nun su an adini hatirlayamadigim bir oykusunde anlatilmistir bu.

    kahramanimiz, otobuse biner. otobus kalabaliktir. yer bulup oturur, kitabini acar. ancak oturacak yer arayan yaslilar ve kadinlarin hedef tahtasi olur, "biz yer ariyoruz, bu oturmus kitabini okuyor" minvalinde soylenirler. bu kez ayaga kalkar, ayakta durdugu yerde rahat okumak icin pozisyon bulmaya calisir, bulur bulmaz da bir eliyle askiya tutunur bir eliyle de kitabini tutar. bu sefer de diger insanlara yaranamaz. "burasi kutuphane mi, git evinde oku, amma israr etti canim" laflari havada ucusur. itiraz etmeye kalktiginda da soforun ve diger baska herkesin tepkisini ceker, darp edilmek uzereyken otobusten kendini zor atar.

    otobuste ondan baska kimse kitap okumamaktadir. buyuk ihtimalle hayatlarinin akisinda kitap okumaya yer de yoktur. bu nedenle adama, belki kendilerinin dahi bilmedigi bir nedenden oturu tepki gostermektedirler.

  • floryada bir kafeye gitmiştik..

    ne yesek ne yesek diye düşünürken, garson bize pizzalarının çok iyi olduğunu ustalarının italya'dan geldiğini söyledi..

    bu da bizim hoşumuza gitti, vayyy oovvvvv sesleri çıkardık doğal olarak..bu sesler adamı biraz gaza getirdi ki içeri gidip pizza ustasını bizim masaya gönderdi tanışmamız için..uzaktan tıknaz kafasında bandana olan şimanca bi adam geldi masamıza ve yaran diyalog yaşandı...

    biz: vay abi italyadan gelmişsin
    aşçı: evet
    biz:ne kadar kaldın abi italyada?
    aşçı: 3 ay
    biz: 3 ay mı çalıştın abi?
    aşçı: yok çalışmadım
    biz: 3 ay aşçılık kursuna mı gittin?
    aşçı: hayır 3 ay gezmeye gittim
    biz: heee iyiymiş abi...garson bey biz bi pazı bazlama alabilirmiyiz :)

  • 50 karaktere takilmayan hali:
    sigara içen ve içmeyen tek yumurta ikizlerinin yuzlerinin karşılaştırması

    once fotograflari verelim:
    foto1: soldaki ikiz sagdakinden 17 sene fazla sigara icmis, goz torbalari ve dudak catlaklari tespit edilmis.
    foto2: ikisi de su anda sigara iciyor. sagdaki soldakinden 14 sene once sigara icmeye baslamis.
    foto3: sagdaki sigara iciyor, soldaki icmiyor. sagdaki ikizde fazladan kirisiklik tespit edilmis.
    foto4: soldaki sigara icmiyor, sagdaki 29 senedir iciyor. sagdaki ikizin goz cevresinde fazladan yaslanma tespit edilmis. (soldaki sigara icmeyenin saclar beyazlamis, sagdaki komur gibi. demek sigara bir ise yariyor.)

    arastirma icin biri uzun sure sigara icmis, digeri ise hic sigara icmemis veya sigarayi uzun sure once birakmis tek yumurta ikizleri kullanilmis.
    her fotografta sigara icen ve icmeyen farkli taraflarda.

    edit: linkler duzeltildi.
    edit: linkler duzeltildi, 10/09/2018
    edit: linkler duzeltildi, 14/07/2019

  • muhendisim. silikon vadisinde calisiyorum. gunde 7-8 saat temiz uyuyorum. butun is cevrem de benden farkli degil. gunde 9 saatten fazla calisan insan sayisi sirketin yuzde onunun altindadir. herkes mutlu ve bu duzen yillardir boyle isliyor.

    bu zavalli hayatinda bir sik yapamayip sadece seminer veren ve boktan hayat anlayisini gencecik cocuklara enjekte etmeye calisan am beyinli insanlara inanmayin. calismak demek gunde 20 saat aptal aptal is yerinde pineklemek demek degildir. saglikli ve dengeli yasamayan muhendis kaliteli urun uretemez. davar ile muhendis arasinda cok kalin bir cizgi vardir ve davarlar az uyurlar.

  • reis yine krizi fırsata çevirip içkiyle sigaraya vergiyi dayamış.

    tütün ekimini de serbest bıraksa ya abd'ye posta koymak istiyorsa.

  • dersini ciddiye alan matematik, fizik hocasından daha aşağı değildir.
    be pezevenk. matematiği, fiziği ciddiye alan hocanın izinden gidip cern de araştırmacı mı oldun da burada salak salak konuşuyorsun. çizmek bir çeşit algılama şeklidir. etrafına öküz gibi bakmanı engeller. detaylara dikkat etmeni sağlar en basitinden. senin gibi düşünen hanzolar tarafından bu ülkede resim dersi bir saate indirildi. herkes muhasabeci olsun, mühendis olsun. tasarım denen şey gökten yağıyor zaten. eğitim ile hiç alakası yok. hırbo. duvarlarıda griye boyayalım. ha olur da birgün firma sahibi olursun, logonu da sen yaparsın reklam filminide iphoneunla çekersin. öküz.

  • olmayan protestodur. geç gelen hamburgeri, iade edemediği donu, gol atamayan kenan karamanı protesto eden bu kadim halk, batmakta olan ekonomisini protesto e-d-e-m-i-y-o-r.