hesabın var mı? giriş yap

  • bir nevi dans dünyasının aikidosu olarak da nitelendirilebilir (ki işi iyi bilen yönlendirici eşliğinde takipçinin gerçekten de hareketlerin de yapmaya çalışabileceği ikinci bir seçeneği pek olmaz - tabii takipçinin de çok az konseptten haberdar olması durumunda). karşılıklı denge, gerilim ve basınç noktaları üzerine yoğunlaşarak yönlendiricinin takipçiye yön verdiği, erkeklerin bazı danslar da olduğu gibi yılanvari kıvrılma hareketleri yapmadıkları, parmaklarıyla havaya yanlara doğru işaret etmedikleri 1930-40lı yılların sokak dansı. boogie-woogie, rock'n'roll, rockeswing (iskandinav swingi), jazz dans, modern dans ve hatta hip hop danslarının atası.

    bu danstan nasıl oldu da cıstak cıstak clubbinge kadar geriledik diye insan hayıflanmıyor değil.

  • yanlis yone yurudugumu farkettigimde cep telefonunu cikarip, sanki yeni mesaj gelmis gibi okuyup sonra yeni bulusma noktasina gider gibi davranirim...

  • samsun'da vuku bulan hadise;

    "samsun vezirköprü’de toprak altında kalan kenan ve hayati ak kardeşlerin yaşamlarını yitirmesi sonrası yapılan soruşturmada afad ekibinin yolda namaz molası verdiği ortaya çıktı.

    ekibi taşıyan şoför, “namaz kılma konusunda tartışmalar çıktı. durmak zorunda kaldım” şeklinde ifade verdi. ekipteki s.d., molanın normal olduğunu savundu."

  • metelik, osmanlı nın son zamanlarında enflasyonun da etkisi ile içerisindeki gümüş miktarı azaltılarak basılmış değeri az bir para.

    meteliğe kurşun sıkmak (ya da kurşun atmak) ise kabadayılar arasında kullanılan bir terimmiş. 'bozuk para için bile adam öldürebilecek kadar parasız kalmak' anlamına geliyormuş.

    yani havaya para atıp onu vurmak gibi bir durum yok.

  • avm için saldıran laikleri ve gezi parkı için direnen büyük akp'li yoldaşları hatırlatmıştır. akp'li yoldaşlarımız çok gaz yemişti o dönemde laiklerin avm saldırısına karşı parkı ve yeşilliği korumak için unutmamak lazım.

    edit: başlık başa.

  • henüz 16 yaşındayken tiyatro devi cüneyt gökçer tarafından küheylan oyununda başrol verildi kendisine. devlet tiyatrosunda konuk oyuncu olarak başrolde en iyi tiyatrocu ödülünü kazandığında 17 yaşındaydı. ankara devlet tiyatrosunun dahi öğrencisi idi. ama yok, ekşisözlük'ün her b.ku bilen kalemlerine göre meydanı boş bulmuşmuş, her şeyi babasına borçluymuş; sanatçı değilmiş; hadi lan.. tiyatro yerine şov dünyasını, sahneyi ve parayı seçmiştir. türkiye rengidir. ömrü uzun olsundur.

  • vakti zamanında (bkz: düşün ki o bunu okuyor) başlığına bir entry girmiştim. o entryden sonra 4-5 tane mesaj geldi. mesajlardan bir tanesinde kadın bir yazar yazdığım şeylere dayanarak kendisinin eski erkek arkadaşı olduğumu iddia etti.

    ilk 2 gün falan dalga geçtiğini zannettim, sonra ciddi ciddi bana ".....'sın işte kıvırma" , "bu başlığa yazacağını biliyordum" , "çok özledim seni, bir kere daha deneyelim" vb gibi abuk subuk mesajlar atmaya başladı. kendimi ispat etmek için ne yaptıysam inandıramadım. fotoğraf gönderdim " başkasının fotolarını atıp beni vazgeçiremezsin" diyerek iyice bokunu çıkarmaya başladı.

    sonra ver numaranı arayacağım diyerek numarasını istedim, arayıp da sesimi duyunca başkasına mı arattın dese de ikna oldu sonunda. bu sefer de 3 gündür konuşuyoruz bir kahve içeriz artık di mi deyince, durduk yere diyaliz merkezi aramamak adına her yerden engelledim.

  • kendisi ile ayni ahlak anlayisini paylasmamak, hayatimin en onemli ovunc kaynaklarindan biri.