ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bilimin zahmetle bulduğunu sahiplenen yaratılışçı
-
çalış,
- denizin 50 metre altına techizatla dal, dalamadığın yere başka bilimsel çalışmaların ürünü teknik araçlar gönder, vakit ve kaynak tüket. kaynağın içinde ömrün de olsun...
- yeni tütmüş volkanın dibine kadar gir. "dürtsem ısırır mı?" tedirginliğine denk bir tedirginlik yaşa. zehirli gazın içinde kaybol. binlerce santigratlık volkan damlaları arasında örnek topla...
- 7. kat balkonundan bakmaya korkan insanların olduğu bir dünyada, gezegenin yörüngesine gir, gözlem yap. kainatın sırrına erişir gibi ol.
- fırtına, kasırga, boran, tayfun kovala. felaketin hızını, çapını ölç.
- kimsenin görmediği, görse de anlam veremediği, anlam verse de yorumlayamadığı mikroskobik canlıların uğruna hayatını ver. evladından çok bu tipsiz tek hücreli canlıları gör. sanki bir aşk doğacakmış gibi virüs, bakteri incele.
- birkaç rakamın ve sayının, birkaç harfin ve işaretin oluşturduğu bir grafik dizilişin (formül) karşısında acz içinde bekle, düşün, kafa yor: "belki şu ana kadar fiziğe dair bildiklerimiz yalandı" şüphesinden dolayı.
- ada ada, tepe tepe, okyanus deniz gez. kuş gözlemle, kertenkele incele, fil tedavi et, at takip et, gorille dostluk kur...
sonra hıyarın biri ömründe ilk kez tanık olduğu bu gerçeğe, bilgiye, düşünceye sahip çıkıp desin: "bu yazıyordu zaten"
pokemon go
-
babamı da kaybettiğimiz oyun. koskoca beyin cerrahı adam. arabaya biniyoruz "pokestop varsa söyle sağa çekicem" diyo. geçen gün yazlığa gittiler, gece on bir gibi "napıyosunuz?" diye aradım "iyi altı kişi çıktık sahilde pokemon topluyoruz" diyo. bak altı kişi. yaş ortalaması 50 falan bu arada. sözde biz oynuyoruz diye ne olduğunu anlamak için indirdi benim levelı falan geçmiş şu an. dışarı bi çıkıyo bi daha görebilene aşkolsun. akşam yiyecek bi şeyler almaya diye çıktı bir saatten fazla bekledik. pokemon iyi pokemon güzel de evde çocuklar aç.
gurbetçi şaban'ın aşırı ırkçı bir film olması
-
kemal sunal'ın çoğu filmi böyle zaten ama gerek komedi olması gerek popülist olması olayı tolere ediyor. gurbetçi şaban'ın senaristi halit akçatepe. onun da böyle politik hassasiyetlere, stereotiplerden kaçınmaya dikkat ettiğini hiç sanmam.
filmdeki tek ırkçılık almanlara karşı değil bu arada. göçmenlerin kaldığı evde cezayirli ile yunan kadın kavgaya tutuşunca türkler sebep yokken yunanı dövenlere katılıyor.
ironik olarak gurbetçi şaban türkleri bir yandan çile çeken, ezilen, sömürülen olarak gösterirken şaban temsilinde istilacı, dolandırıcı, asalak olarak da gösteriyor. öte yandan filmde şaban'ın yenidoğan kızının adının monika koyulması, almanlar gibi kız arkadaşıyla bira içmesi, kaçak işçi çalıştıran patronu alman makamına ihbarla tehdit etmesi, almanlardan sosyal yardım alması, türkçe konuşan hans'a almanların az çocuk sahibi olması nedeniyle ''sizinkilerde hayır yok'' diyerek takılması gibi olumlu ögelerle almanları kategorik olarak kötü gösterme cürmünü bir nebze savuşturduğunu söyleyebiliriz.
sinan akçıl
-
muazzez ersoy'un kendisine ithafen seslendirdigi parcadan bir kisim..
...
sakın bir söz söyleme,
yüzüme bakma sakın
sesini duyan olur...
en iyi arkadaşlıkların dayandığı temel
-
saçmalayabilmektir. yanındayken 'benim için ne der' diye kasılmadan hatta sayesinde toplumu bile unutup içinizden geldiğince yaşayabilmektir. bütün aptalca kararlar onlarla alınır,uygulanır sonuçlarına beraber katlanılır.
kader
-
insanlar dertleriyle başetmek için "kader" diyebilirler, "alın yazısı" diyebilirler, "fıtrat" diyebilirler.
devlet bunları diyemez. tüm sorumluluğu görünmeyen bir varlığa yıkmak için onca yetkiye ve paraya gerek yok zaten. devletin lugatında çözüm, yardım, sorumluluk, önlem, adalet olur, kader veya fıtrat olmaz.
survivor'ın gerçek olmadığını kanıtlayan durumlar
-
hiç ölenin olmaması
how i met your mother
-
8.sezon 11-12 bölümleriyle zirve yapmış olan dizi.
----spoiler----
barney'in evlenme teklifine ben samsun'dan evet dedim. robin nasıl reddetsin lan :(
---spoiler----
not: erkeğim
söylenince varoş havası estiren kelime
-
felan
aşk-ı memnu
-
beşir'in kamera çekimi sahnesinde o kadar çok dışarıyı gösterdiler ki, konağa gemi girecek sandım yeminlen.
erdoğan'ın tek damla gözyaşına dünya'yı yakarız
-
(bkz: don't feed the troll)
(bkz: lütfen kabuklu yemiş atmayınız)
edit: başlığı açan ak it uçmuş: http://i.imgur.com/easjbuw.png
yukarıda yaptığım uyarıyı dikkate alarak başlığa entry girmeyen yazarlara teşekkürü bir borç bilirim!