sorunsallar (2)
  • çok güzel bir hastam var. gerçekten bir içim su. gencecik. çok da akıllı ve tatlı bir kız.
    hastalığını, öyküsünü burada paylaşmayacağım ama ona dair tek bir şey yazayım:
    kendini güzel bile bulmuyor.

    bu konuda söyleyeceklerim bu kadar.
  • neden sürekli depresyonda olduğumu anlamama yardımcı olmuş olan tespit.

    çirkin olduğum içinmiş, teşekkürler sözlük.
  • bence erkeklerden aşırı ilgi görenler daha ağır depresyona giriyor. ilgisizliğe düştükleri ufak bir zaman dilimi bunu tetiklemeye yeterli oluyor. ayrıca depresyon sadece ilişkilerle alakalı bir şey değil.
  • en çok onlar girerler, çünkü onlar çok güzel tamam mı? *
  • bu tespiti yapan arkadaşı psikiyatri polikliniğine beklerim.
  • kız güzel olabilir ; ama depresyon güzel değildir.

    aslında halk arasında çokça aksi örneği olmasına rağmen inanılan bir tabudur ; “güzel kızlar depresyona giremez...” bu tabunun temelinde de güzel kızların hayatta birçok şeyi ortalama güzellikteki bir kıza göre daha kolay elde edebileceği, kapıların ona daha kolay açılacağı veya sürekli ilgi görebiliyor olmasından dolayı depresif hissetse dahi depresyona girmeden atlatabileceği yönünde bir kanı vardır.
    hatta ülkemizde yayınlanmış popüler dizilerden biri olan hayat bilgisi’ndeki gamze ile kikirik karakterleri arasında geçen bir diyalogda da bahsettiğim tabunun bir örneğini görebiliriz.

    oysa, sorun belkide depresyon tanımlamamızdadır ; çünkü teknik olarak birçok psikolojik sorun olay bazlı değil kişi bazlıdır. yani benzer şartlarda yetişmiş iki kişi için aynı talihsiz olay farklı etkiler yaratabilir ; biri olayı birkaç hafta içinde atlatırken diğer kişi için aylar süren bir travma olabilir aynı olay.
    güzel kızların depresyona girip-girmemesini yorumlarken de bu eksende yaklaşmalıyız. güzelliğin yalnız avantajları varmış gibi gözükmemeli. kimi zaman ortalama bir kızı rahatsız etmeyecek bir sivilce, çevresi tarafından güzelliğiyle ön plana çıkarılmış ve kendini ona göre tanımlamış bir kızın hayat akışını allak bullak edebiliyor. kimine göre şımarıklık olarak gözükse de , psikolojik sorunların subjektif yargılar taşıması nedeniyle o kişinin yaşamış olduğu bunalım bize göre belirlenemez. yine çoğu güzel kız hemcinsleri tarafından kıskanıldığı için aslında dışarıdan gözükenden çok daha fazla yalnız olabiliyor , ilişki kurarken karşı tarafın kendisine yaklaşımı konusunda çok fazla yanılıp aldanabiliyor ya da fazla ilgiden kendisini dinlemeyi unutabiliyor..

    tabii bu örnekler sadece güzelliğin yalnız avantajları olmadığı , dezavantajlarının da olduğu ve kişiyi oldukça kırılgan yapabildiğini atlamamak adınaydı ; yoksa depresyonun temel dinamiklerinin kişinin fiziksel özellikleriyle alakalı olmadığı ve daha çok gerçekleşen hayal kırıklığı, başarısızlık ve acı gibi duygusal reaksiyonlar kaynaklı gerçekleştiği bilinir ki zaten şuan dünya çapında dış görünüşünden bağımsız çoğu kişi için genel bir tükenmişlik hissiyatı hakim.
    --------------------
    holywood’da da hepimizin güzelliğiyle hayran kaldığı çoğu ünlü kadın depresyon ve anksiyete sorunları çektiğini (aldatma/terkedilme olaylarının dışında) belirtmiştir ;

    -kristen stewart
    15-20 yaş arasında sürekli endişeli bir ruh halinde kontrol manyağı olduğunu ve yapamayacağı şeyler karşısında hasta olup,dış dünyadan soyutlandığını ifade etmiştir.

    -angelina jolie
    -angelina jolie, yıllar boyunca depresyonla mücadele konusunda oldukça açık olan bir başka ünlü. bir genç olarak kendini kestiğini ve hatta onu öldürmek için bir tetikçi tuttuğunu itiraf ediyor.

    -halle berry
    2007'de, ünlü aktris parade'ye david justice'ten ayrılmasının ardından intihar etmeye çalıştığını söyledi. onu kurtaran annesini düşünüyordu.

    ( ilgilenenler için daha fazla örnekler ; 1,2)
    --------------------

    kısaca depresyon cinsiyet-güzel-çirkin-zayıf-şişman gibi kalıpların dışında değerlendirilmesi gereken subjektif bir olgudur ; kimsenin kimseye layık görmesini gerektirecek bir olgu değildir. zira imkanları ne olursa olsun x bir kişinin depresyonunu yadırgamak " renk körü bir kişiye dünyanın ne kadar renkli olduğunu anlatmak gibidir."

    edit ; imla.
  • "hay aklınla bin yaşa" ile karşılayacağım cümle.
    söyleyelim de dsm-5'e bunu da eklesinler; çirkin olmak ( kızlar için) tanı kriteri olarak.
    nasıl akla gelmez ki böyle bir şey! hay allahım!

    edit 1: imla+
  • türkiye de yaşıyor olmak bile başlı başına depresyon sebebi. güzel ya da çirkin olmak ile alakalı değil.
  • depresyon psikolojik zayıflıkla ilgili değildir.

    “bence süreci daha iyi yönetseydin o apandisiti patlatmayabilirdin”

    "biraz daha iradeli olsan o karaciğer kistini eritebilirdin bence, demek çok istemedinse”

    “katarakt olacak kadar zayıf karakterde misin sen?”

    demediğimize göre

    depresyonu da biyolojik bir hastalık olarak görün artık.

    yüzüne bakmaya kıyamayacağın kızlar da depresyona girer.
  • ben de neden depresyondan hic cikamiyorum diye dusunup duruyordum. nasil aklima gelmedi bu hay allah... suser bu tespiti yapmak icin cok dusundu mu acaba? zira bu kaniya varmak epey efor gerektiriyor kanimca..
hesabın var mı? giriş yap