mirror mirror

• orta dunya'ya surgune giden noldor elflerinin geci$ini anlatir blind guardian'a ait olani.
• (bkz: blind guardian)'in hizli, akici yarmi$ parcasidir.. (bkz: silmarillion) based'dir ayrica.
• bende sacmasapan bir sekilde gitar solosu kisminda karadeniz halk oyunlari koreografisi yapma istegi uyandiran blind guardian sarkisi..nitekim sarkidaki bu solo bir sekilde vucutta istemsiz oynama hareketleri uyandirma etkisine sahiptir..
• trailerını izlerken snow white'ı oynayan kızın^* kaşlarından başka bir şeye odaklanamadığım film. julia roberts pek eğlenceli görünüyor fragmanda ama bu filmi izlememe yeterli sebep olmayacak gibi. sinemaya gidip cımbızla perdeye saldırmaktan korkuyorum.
  
  edit: kralı sean bean oynuyormuş. bir klasik olarak yine ölüyor ve tabi ki biz şaşırmıyoruz. hatta malum masalı herkes bildiğinden dolayı öleceği aşikar bir rolde bu sefer. yerinde bir seçim olmuş diyebiliriz.
  
  (bkz: sean bean'in rol icabı öldüğü filmler)
• "soyle bana benden guzel var mi dunyada" sorusunun (bkz: ingilizce) (bkz: prefix)i.
• bu isimli bir "star trek the original series" bölümü vardır... bölümde bir abidik gubidik bilimsel zırvasal açıklama ile oluşan transporter kazası sonucu paralel evrenden bizim evrene birileri ışınlanır... ışınlananlar ise yabancı olmayıp, yine bildiğimiz kirk ve tayfası olup yalnız onların kötü versiyonlarıdır... bu evrendeki enterprise mürettebatı kötüdür çünkü zaten federasyon da kötüdür ve işgalci bir politika gütmektedir... üstelik mr spock'ın keçi sakalı vardır ki bu olay ayrıcana spocks beard adlı bir progressive grubunun de doğmasına yol açacaktır yıllar sonra dünyamızda... neyse bu "kötü" enterprise tayfası asıl evreni de ele geçirmeye niyetlenir, olaylar gelişir...
• acayip gaza getiren bir sarkı.
  baltalar elimizde,uzun ip belimizde biz gidelim ormana orc,goblin kesmeye hey hey modunda ordan oraya atlatır adamı.kafa göz dagıtır.
• tarsem singhabimizin dünyanın en klasik ve sıkıcı masalına farklı baktığı imdb kitlesini ikiye bölen film. not olarak milletin ya 1-2 ya da 7-8-9 verdiğini gördüğümüz bu film, en az akp kadar net bir çizgiyle insanları ayırmaktadır. (not da son baktığımda yüz üzerinden elli altı filandı notu). şimdi ben insanların ne beklediğini bilmem ama tarsem abiyi azıcak yaptığı işlerden tanırım. abinin işi biraz görselliktir, geçmişi reklam ve video klip yönetmenliği sonuçta, bir de cesurdur. yoksa seksen bin tane senaryo varken gidip pamuk prenses ve 7 cüceler çekmezdi. bunu çekerken de meslektaşı ve toprağı night shyamalanabinin yaptığı hataya düşmemiş, olan bir şeyi (bkz: avatar) alıp daha düzleştirmemiş. yer yüzündeki en geyik, en klasik masalı alıp esprili, başta görsel sonra içerik olarak değişik bir forma sokmuştur. sonuçta izleyecek insanlara tavsiyem seyrettiğinizin pamuk prenses ve 7 cüceler olduğunu unutmayın, arkanıza yaslanın çocukken dinlediğiniz bu masalı bir de böyle seyredin, çok da bir şey beklemeden tadını çıkarın, göreceksin içindeki ufak espirilerle, görsel detaylarla sizi bir vakit geçirtecek. benim notumu soranlara 75 derim.
• "tarsem singh filmi olduğunu bilsem sinemada izlerdim." dediğim film. dekorlar, kostümler, en baştaki animasyon, en sondaki bollywood tarzı kapanış jeneriği... acayip eğlenceliymiş. cücelerin walt disney'den kurtulmuş yorumu ve julia'cığım ^* başta olmak üzere sevdim ben bu filmi. yarın da lone ranger rolünde armie hammer'ı izleyeceğim, karşılaştırma fırsatı bulurum böylece. (tatlı herifmiş)!..
  
  bir tek pamuk prenses rolündeki lily collins'in kaşları fena halde dikkat çekiciydi. düşünmeden edemedim, tarsem acaba bu tip kaşlara özel ilgi mi duyuyor diye. nitekim the fall'da lee pace de böyleydi, film boyunca "ben bu kaşları nerden tanıyorum?" deyip durmuştum kendi kendime.
  
  sırf bitişi için bile sinemada izlemek lazımmış. azıcık sosyalleşmem lazım...
• araba sürerken dinlenmemesi gereken şarkılar listesinde bulunan bir blind-guardian şarkısıdır. özellikle sportif bir araçta dinlenirse hız yüzünden çok kötü sonuçlara sebep olabilir, sizi aynanın diğer tarafına biraz daha yaklaştırabilir.