• ülkemiz şarap üreticilerinin satılamamış şarapları satmak icin "kendimiz için ayırmıştık ama sizi mi kıracağız" anlamında kullandıkları bir pazarlama hedesi.
  • (bkz: yedek)
  • scuba dalislarinda, dalis tamamlandigi sirada tupte bulunmasi gereken 50 barlik hava miktarina verilen ad. isareti kapici yumrugudur.
  • ortaçağ başlarında malikane lordunun ekili alanın bir bölümünün ürününü kendisine ayırması en tabii hakkı idi. lordun doğrudan yararlandığı bu topraklara rezerv denirdi. (bkz: demesne)
  • birçok şeye yataklık etmesi mevzubahis devşirme bir kelimemiz. evet mösyö ve matmazelin de hatta stokçuluk yap(y)ıyor olabilir!. değişik bir abimiz bu da böyle kıllanım alanı geniş. rezervlerinde petrolden tutun da (ki burada yataklık etmesi de söz konusu), yatağa kadar (burada rezervlerindeki yatakları bir kalemde rezerve etmesi söz konusu) ne çok şeye hakim.
    (ara: rezerv)
  • ihracat yapılırken eğer akreditifle çalışılıyorsa, adınıza ithalatçı tarafından açılan ve amir bankanın düzenlediği akreditif metnindeki şartlara uyulmaması durumunda aracı bankaların garantörlüğünün kalkması durumudur.

    akreditifin olayı ne? siz ihracat yaparken malınızı gönderirsiniz, evrakları da akreditif metnine uygun olarak doldurup bankalar üzerinden ithalatçıya ulaştırırsınız. ithalatçı da parayı amir bankaya ödemeden evrakları alıp malı çekemeyeceği için ihracatçı güvende olur. diğer taraftan evraklarda bir sorun var mı, o evraklarla ithalatçı malı gümrükten çekebilir mi, 10 ton gönderecem deyip de 9 ton mu gönderdi? bu gibi sorunlar olmaması için aracı bankalar ithalatçı adına evrakları kontrol ederler. ve eğer evraklar da küçücük bir farklılık, daha önce sözleşmede yazılmış olan birşeyin ihracatçı tarafından yapılmaması gibi şeyler varsa bu sefer de ithalatçı korunur ve banka çaaat diye rezervi koyar.

    rezerv koyduğu andan itibaren bankanın garantörlüğü kalkar. sonra döner ithalatçıya "bak dostum, ihracatçı şu şu nedenlerden dolayı rezerv yedi. evrakları hala istiyor musun? eğer sorun olmayacağını düşünüyorsan ver parayı al evrakları. yok istemiyorsan geri göndericez evrakları, seni birşeye de zorunlu tutmuyoruz" der. bazen ithalatçı rezervi kabul eder. çünkü bankalar gümrükte hiiç sorun yaratmayacak küçücük farklar nedeniyle bile rezerv koyarlar, kesinlikle sorumluluk almak istemezler. örneğin sizin şirketinizin adı "altındağ ticaret" ise, bu isim akreditif metninde "altindag ticaret" şeklinde yazılmış olacağından siz de ihracat belgelerini hazırlarken hep "altindag ticaret" ismini kullanmanız gerekir.(türkçe karakter yok) her şeyi doğru yapın ama isminizi türkçe karakterlerle yazın rezerv yersiniz.

    ama sorun küçük veya büyük rezervi yediğiniz anda ithalatçının eline düşmüş oluyorsunuz. eğer geçmişi yıllara dayanan çok güvenli bir ilişki varsa sorun yok ama eğer yeni bir ilişkiyse ve ithalatçı art niyetliyse size şöyle bir teklifle gelebilir: "bak sevgili altındağ ticaret, malın rezerve düşmüş. biliyorsun ki ben bunu kabul etmezsem malın taa geri sana gelecek, bir sürü navlun masrafıdır, yüklemedir, gümrüğüdür uğraşıp duracaksın. yap bana bir %10 iskonto daha çekeyim ben mallarını, paranı da yatırayım". eline düşmekten kastımız bu işte.

    tabi biraz masraf ödeyip akreditifi teyitli yaparsanız, daha evraklar amir bankaya gitmeden önce sizin ülkenizdeki kendi bankanızda da bir kontrolden geçeceği için en azından düzeltme şansınız olabilir, kambiyo departmanı ile aranız iyiyse. bir kusur bulur söylerlerse size, ithalatçı tarafından amendment istersiniz en azından.

    (bkz: rezerv yemek)
    (bkz: rezerv koymak)
  • dokuzuncu nesil çaylak.
  • (bkz: çekince)

    bir kısım müellifler çokça kullanmaya başlar oldu bu kelimeyi. "o konuda benim rezervim var; ben de konuya rezerv koydum" ebeninki arkadaşım, ebeninki. çekince diyoruz biz ona çekince koymak ya da.
  • cevher kütlesinin ton veya metreküp olarak miktarıdır. bazı hallerde toplam kütle içindeki faydalı mineral, bileşim veya metal miktarı içinde rezerv deyimi kullanılır.

    görünür rezerv: üç boyutu ile belirlenmiş cevher kütlesi için kullanılır.

    muhtemel rezerv: iki boyutu ile belirlenmiş, üçüncü boyutu tahmin edilen cevher kütleleri için kullanılır.

    mümkün rezerv: boyutları belirlenmemiş ve varlığı ancak ümit edilen cevher kütlesi veya kütleleri için kullanılır.

    potansiyel: varlığı belirlenmiş olmakla beraber işletmesi teknik ve ekonomik nedenlerle günün koşulları altında olanaksız olan, ancak ileride işletilebilecek cevher kütlesinin miktarını belirtir.
hesabın var mı? giriş yap