• --- spoiler ---
    beniçincilik' benmerkezcilik
    her şeyi kendine dayandırmak, kendine bağlamak, kendine indirgemek, her şeyde kendi görüş açısından hükümde bulunmak, her şeyde kendini esas almak ve kendi fikrini, mantığını ve duygusunu hareket noktası, örnek, ölçü ve merkez almak eğilimi olarak tanımlanır.
    daha çok çocuklarda görülen bu tutum, yetişkinlerde bir ruhsal bozukluk ya da bir davranış bozukluğu olarak değerlendirilir.
    (wikipedia)

    --- spoiler ---
  • egocentrism kelimesinin türkçeleştirilmişi. ego kelimesi benlik anlamına gelir ve bir kişinin düşünce, his, istek ve arzularının toplamını ifade eder. centrism de merkezlik anlamına gelir. egocentrism de benmerkezcilik demektir.
    egocentrism, ilginin merkezinde olmak, dünyayı kendi benliklerinden görmektir. etrafta gelişen olaylar, kişi öyle düşündüğü için olmaktadır. burada bir kendini beğenme olmak zorunda değildir.
    egocentrism bebeklikte en üst noktadadır, ve yaş ilerledikçe azalır. fakat bu lineer bir azalma olmayıp farklı olaylar tekrar egocentrismi tetikleyebilir. kişinin gelişimi açısından egocentrismin bebeklikteki baskın halinden yetişkinliğe doğru giderken azalması iyi gözükse de, tamamen bitmesi teorik açıdan mümkün değildir.
    bilinç teorisi (theory of mind) egocentrismin karşıtı olarak düşünülebilir. bilinç teorisi, bir kişinin, başkasının da kendisine ait olan bir bilinci olduğunu algılamasıdır. egocentrism ise çevrede yaşanan her olayın kişinin beyninde oluşan bir kurgu, düşüncelerinin uzantısı olarak olduğunu söyleyen bir yaklaşımdır. biri azaldıkça diğeri artar. yaşlandıkça bilinç teorisi gelişir, egocentrism azalır.
    bebeklikte yeni doğan birey bütün dünyayı kendi düşüncesinin uzantısı olarak görür. bakıcısı, genelde annesi bazı eylemlerde bulunur, mesela emzirmek, altını değiştirmek vs. bebek bu hareketlerin kendi düşüncesinde eyleme geçirdiği için olduğunu düşünür. nasıl bir insan kendi kolunu hareket ettiriyorsa, bu farklı bireylerin hareketi de kendi vücudunun uzantısı gibi düşünülür. fakat zamanla yapılan hareketlerin gözlemlenmesi ve düşünceler arasındaki tutarsızlık artmaya başlar, farklı bilinçler hakkında bir farkındalık oluşmaya başlar.
    sonraki aşamalarda her bilincin tecrübesinin aynı olmadığı, objektiflik ve subjektiflik kavramları yerleşmeye başlar. mesela çocuğun anneye kendi oyuncaklarından birisini hediye etmesi, daha farklı bilinçlerin farklı yorumlara, beğenilere sahip olacağı konseptinin yerleşmemesini ifade eder. herkesin farklı bir bilinci vardır, fakat herkesteki bilinç birbirinin benzeridir olgusu kırılır.
    https://en.wikipedia.org/wiki/egocentrism
    https://en.wikipedia.org/wiki/theory_of_mind
  • kişinin kendisini bir güneş gibi hissedip,dünyanın 365 gün kendisinin etrafında döndüğünü sanması falandır.
  • babası, homosantrizm; annesi, etnosantrizmdir.
  • egoist santrfor sevicilik.
  • dünyada bireyin benliğini merkez sayan felsefi görüş.
  • her bireyin bebeklik ve ergenlik döneminde normal olarak geçirdiği gelişim sürecidir.
    bebeklik döneminde kabaca 3-6 yaş arası, ergenlikte de 12 yaş başlangıcı ve bireysel olarak değişken yaşlarda bitişi söz konusudur.

    bu yaşlardaki egosantrik tutumlar birbirinden farklıdır. çocuklukta kişi, kendi algı ve davranış pratiklerini geliştirir. ergenlikte ise sosyal kabul görme veya tam tersi aykırı davranmaya yönelik tutumlar sergiler. bu iki dönem kişilik gelişimi yönünden kritik eşiklerdir. çocuklukta dışarıyla yeterince bağ kurulmazsa, ergenlikte de diğer insanlarla benzerlik ve farklılıklar kabul edilmezse ileriki yaşlarda davranış ve iletişim boyutunda sorunlar yaşanması olasıdır.
  • küçük dağları ben yarattım, büyük dağlara da katkım olduculuktur.
  • herşey önce geosentrizmle başlamış. klaudios ptolemaios ile birlikte büyük düşünürler ve insanlar şirin dünyamızın evrenin merkezinde olabileceğini düşünüyormuş. sonra kopernik soyisimli adam heliyosentirizmle ortaya çıkmış* ve artık dünyanın evrenin merkezi olmaktan çıkma vakti gelmiş. tabi bu konu düşünen insanlar üzerinde büyük travma yaratmış. düşünsenize kocaman evrende insanlar atıl ve kıyıda köşede unutulmuş bir gezegen üzerinde mi yaşıyordu yani? kabul etmek çok zor olmuş bu yüzden. bugün bile bağzı topraklarda kopernik devrimini kabul edememiş nice kalabalıklar mevcuttur, neyse. fakat azcık daha sonra evrenin sürekli genişlediği ve mutlak bir merkezi noktasının olamayacağı fikri ağırlık kazanınca her düşünen insanın evrenin merkezi olabileceği egosantrizm kabul edilir olmuş ve böylece "birey" kendine kozmolojik dayanak bile bulmuştur.

    kimileri dünyanın evrenin merkezi oluşundan kopmasının ardından yaşanan travmanın sebebinin bile egosantrik bir dışavurum veya kabul edemeyiş olduğunu söylerler. haklılar da sanki.

    *
  • egosantrizm ya da beniçincilik (benmerkezcilik) her şeyi kendine dayandırmak, kendine bağlamak, kendine indirgemek, her şeyde kendi görüş açısından hükümde bulunmak, her şeyde kendini esas almak ve kendi fikrini, mantığını ve duygusunu hareket noktası, örnek, ölçü ve merkez almak eğilimi olarak tanımlanır.

    daha çok çocuklarda görülen bu tutum, yetişkinlerde bir ruhsal bozukluk ya da bir davranış bozukluğu olarak değerlendirilir. geçmiş çağlardaki "dünya'yı evrenin merkezi kabul etme" anlayışı ve "yalnızca gözümle gördüğüme inanırım, dünya düzdür" anlayışı insanlardaki egosantrizm eğiliminin örnekleri olarak gösterilir. aynı şekilde evrende canlıların yalnızca yeryüzünde olduğu görüşü de benmerkezcilik kapsamında değerlendirilebilir. benmerkezcilik her zaman bilimin, ilerleme ve gelişmenin karşısında durmuştur. jean piaget çocukların benmerkezci olduğunu ve bunu çevresini kavramaya çalışan çocuğun gelişiminin doğal bir aşaması olduğunu açıklar.
hesabın var mı? giriş yap