37 entry daha
  • lawrence durrell'in alexandria quartet (bkz: iskenderiye dörtlüsü) dörtlemesinin ilk kitabıdır. imgeler, betimlemeler, anlatım dili çok zengin. olayların geçtiği mekanları çok ayrıntılı betimlemiş yazar. öyle ki romanın geçtiği yerdeki havayı koklatıyor. yazarın cümleleri anlatımı öyle kuvvetli ve o kadar iyi betimlemiş ki kitapta iskenderiye'de esen rüzgar, okurken adeta yüzünüze vuruyor. yazarın diline türk edebiyatından örnek verecek olursak sait faik abasıyanık'ın ayrıntılı mekan-kişi anlatımına, yaşar kemal'in olayları uzun uzadıya anlatımına benzetilebilir. oğuz atay'ın tutunamayanlar romanındaki anlatımını da andıran bir tarzı, benzer şekilde cümleleri ve aforizmaları var. kitap yasak aşk, sevmek, şehvet, arzular, görece rahat bir orta doğu ülkesinde yaşanan ilişkileri anlarıyor.

    edebi bakımdan anlatım, betimlemeler çok güzel fakat konusı hakkında aynı şeyleri söyleyemeyiz. arzuların, sevmenin bir hududunun olmadığı işlenir. devamlı öne çıkan tutkulu aşk, kıskançlık, cinsellik, hazlar, farklı zevkler ve bunları keşfeden karakterler işlenmiş. yazar kitapta aşkı ve ilişkileri freudyen açıdan yaşatıyor dolayısıyla kitabın tamamında bu görüş hakim. ilişkilerin esnek ve toleranslı olması gerektiği arka planda asıl işlenen konu. aşkta ve savaşta her şey mübahtır cümlesi adeta bu kitap için söylenmiş gibi. kitap akıcı ve okuyucuyu bağlıyor yani yarıda bırakılacak bir kitap değil.

    aşkın, sevginin bir kalıba girmeyeceği, bir kural ya da sınır tanımayacağı freudyen bir tarzda işlenmiş. kitabın baş karakteri justin'in duygusal bir kaos içinde savrularak birliktelikler yaşadığını görmekteyiz. bu hali nesim'i kırsa da, justin'i kaybetme korkusu ve ona olan aşkı ve tutkusu nedeniyle tüm bunları sineye çeker.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap