sekülerleşme toplum için risklidir

• hangi acidan ele aldiginiza gore degisecek bir iddiadir. turkiye ekonomisi olcek yogun degil emek yogun bir ekonomidir. ekonominin urettigi mallar icinde emegin payi yuksek oldugu icin sattiginizda bes para etmez.
  
  bu nedenle, ucret gelirleri surekli baskilanarak ekonomi dondurulmeye calisilir. halk dusuk ucretlere riza gostermedigi icin de enflasyon olusur. enflasyonun ana kaynagi da, ozellikle yuksek cift haneli enflasyonun, odemeler dengesidir. 5 yildir cari fazla verememis, 50-60 yildir dis ticaret fazlasi verememis bir ekonomide yapilabilecek tek alternatif toplam talep fonksiyonunun doviz ile olan iliskisini azaltmaya calismaktir.
  
  iste islam bu ise yariyor. emege dayali, ic piyasaya mal satmaya dayali bir ekonomide, allah, kuran, kitap, peygamber; vatan, millet, sakarya diyerek toplam talep fonksiyonunun dolara gore turevini azaltmaya calisiyorsunuz. bu azaldikca, faizi indirdiginizde yekun olarak artan iktisadi katma degeri de ekonominin ve devletin aktorleri arasinda bolusturuyorsunuz.
  
  mamafih, 21. yuzyilin kendine has dinamikleri nedeniyle islam bu fonksiyonunu tam olarak yerine getiremiyor. bu nedenle, islam kullanilarak riza uretebilme faaliyeti ya aksiyor ya da yeniden refah gibi baska aktorleri ortaya cikartiyor. riza uretme skillsetleri acisindan daha basarili olan cemaatlerin de dogal sosyal sinirlarina ulasmasi nedeniyle islamizasyon talep fonksiyonunu daha fazla etkileyemiyor.
  
  yaslilar hakkin rahmetine kavusup, gencler geldikce de yani islamizasyonun toplam talep fonksiyonunun dolar gore turevinin zamana gore turevi de negatif bolgeden cikamiyor. boylece islam ile toplam talep fonksiyonunu kontrol edemiyoruz.
  
  diger alternatif toplam talep fonksiyonunun dolara gore turevini sermayeyi donusturerek asmaktir fakat bu ciddi miktarda sabit sermaye yatirimi istiyor. senelerdir dis ticaret fazlasi verememis bir ekonomide bu ancak ve ancak yabanci dogrudan sermayeyle ya da toplam talep fonksiyonunda degil ama bunun parametrelerinde ani bir sokla uygun zemin hazirlanabilir. bize halkin taleplerini baskilayacak bir olaganustu ortam yani yeni bir 15 temmuz lazim.
  
  boylece islam ile toplam talep fonksiyonu bir sure daha baskilanabilir. acikcasi bu tarz adimlar da memleketin gelecegi acisindan pek parlak tercihler degil. sermayeyi donusturecek yabanci dogrudan yatirim icin de ozellikle ab ile dis iliskilerde iyilesme lazim. buna ek olarak yerli sermaye birikim modelinin de esgudumlu olarak donusturulmesi gerekiyor. esyanin tabiati geregi bu durum basini ak parti'nin cektigi sermaye gruplarinin varliginda bir tehdit tesekkul ediyor.
  
  diyanet isleri baskaninin bu aciklamasi da bunun disavurumu ama ayni zamanda kendi cenahinin tavanina bir gondermedir. yine donup dolasip islam'a geliyoruz. bir ateist olarak en buyuk korkum ateizmin yayilmasi ve genclerimizin islam'dan uzaklasmasidir.
  
  bunu engellemek icin islam'in kimlik yonunu guclendirmeliyiz. heykellere ufleyen adam, medicinology gibi namli aktroller bu ugurda cok islevseller ama yeterli degil twitter'da daha cok nefret ve kutuplastirici baslikla gundemde kalmalari lazim. bize bunlar gibi daha cok trol lazim.
  
  gerek egitim sisteminin islamizasyonu ve niteliksizlestirilmesi, gerekse devasa diyanet butceleri maalesef artik yetmiyor. halki kontrol etmekte daha dogrusu toplam talep fonksiyonunun dolara gore turevini kontrol etmekte islam'i etkin kullanamiyoruz. bas ortulu kadinlarin icinde bile artik sekuler kitleler gelisiyor.
  
  muhtemelen sike sike sermaye yapisinin donusumune sahit olacagiz. memduh tagmac pasanin dedigi gibi sosyal uyanis ekonomik gelismeyi asti. boyle bir olasi surecte ateizm tehdit olmaktan cikip bir realite haline gelir ama dis politikayi buna nasil adapte edip yumusak ve kansiz bir gecisi saglarlar onu bilemiyorum.