uğur ışılak'ın neşet ertaş halk ozanı değil demesi
-
şimdi fark ettim de, bu başlığı aylar önce açtığımda gerekli açıklamayı yapmamışım. biraz daha bilge yapısı olması lazımmış. bak sen şuna hele, bak sen kendini bilmeze; al sana bilge olması lazımsa;
isterim ki bu dünyada
hiç kimse cahil kalmasın
okusun ilmin kitabın
cahilden akıl almasın.
kendi kendini yetenlere
ilim tahsil edenlere
ilme doğru gidenlere
cehalet mani olmasın.
ilmedenler nurlaşıyor
ilmetmeyen körleşiyor
ilimle dünya birleşiyor
söyle ki neden olmasın
can yakmadan atom gücü
birleşsinler tüm bilimci
dilerim olsun sahici
dünyada silah kalmasın
insan hakları hak olsun
bu hakkı bilen çok olsun
bütün silahlar yok olsun
cehalet can dağlamasın.
dünya cennettir insana
eşit olsun sana bana
kıyılmasın hiçbir cana
analar ağlamasın.
bütün dünya allah diyor
onun nimetini yiyor
insan kısbetini giyor
ayrılık güden olmasın.
kendin bilen bunu anlar
çünkü haktır bütün canlar
yardımlaşsın tüm insanlar
dünyada fakir kalmasın
bir garibim budur derdim
tüm dünyayı ben de gördüm
isterim ki benim yurdum
dünyadan geri kalmasın.
https://www.youtube.com/watch?v=nagscvcumko
tabi ağamız neşet ertaş'ı sadece ah yalan dünya'dan ibaret zannettiği için ve güzel ülkemde işkembeden atmanın herhangi bir sakıncası olmadığından cahil arenasında kendisine yer edinmesi normal.
neymiş de bu ülkenin etlisine sütlüsüne karışmamış, siyasi olaylara yorum yapmamış;
baş kaldırdı yunan durmaz göründü
ağırbaşlı sabretti durdu türkiye
zaptetti kıbrıs'ı vermez göründü
bu işi dünyaya sordu türkiye
anlattı derdini dünyaya türkçe
çaresiz kalınca başına tekçe
düşündü taşındı mert oğlu mertçe
yerinde bir karar verdi türkiye
kırk milyonuz bir olunca hepimiz
açıldı akdeniz'e gemilerimiz
sarıldı süngüye mehmetlerimiz
sonunda zafere erdi türkiye
bir garip aşığım kendi halimde
adımız söylendi dünya dilinde
girne magosa şimdi türk'ün elinde
mertliğin gününü gördü türkiye
http://alkislarlayasiyorum.com/…rtas-kibris-destani
şimdi bu tip gelmiş mahzuni'yle bir değil da acaba mahzuni'yi övüyor mu yeriyor mu? ulan senin herhangi bir fikrinin "ey arapça okuyanlar allah türkçe bilmiyor mu" "anam da giyerdi baş örtüsünü vaşington'a uçmak için giymedi", "namaz kılsan kılmayana dokunma, belki haktır onu münafık sanma", "bütün alem semah döner, hü hü hacıbektaş, cahil bize dinsiz demiş sevgidir dinimiz bizim" diyen mahzuni'yle örtüşme ihtimali var mı? sen ki, rüzgar ne taraftan eserse o tarafa kaykılan, muktedir kimse onun omzuna yaslanan sokakta görsem selamun aleyküm demeyi kendime yakıştırmayacağım tipin tekisin. sen kimsin birbirlerine şiirlerle, dizelerle hoş geldin diyen ebedi dostları karşılaştırmaya cür'et edersin? https://www.youtube.com/watch?v=gdrurdcuvvg
bu kalibredeki bir adamın neşet ertaş hakkında "yeterince bilge değil", vay efendim "mahalli sanatçı" minvalinde haddini aşan beyanlarda bulunması sinirlerimi yerinden zıplatıyor. siz kimsiniz oğlum, anadolu'da bir kahvede şarkı söylesen dönüp de oralı olan olmaz. sen mahzuni şerif'in, neşet ertaş'ın, sümmani'nin, daimi'nin pir sultan'ın adını ağzına almadan önce bir destur diyeceksin. bak demelisin demiyorum, diyeceksin diyorum. sivas'ta muhlis akarsu'yu, nesimi çimen'i, hasret gültekin'i yakan adamların avukatlarının gölgesinde bilir kişicilik oynamaya ne sikletin yeter, ne de dilin döner. bu ülkede bize kalan bir ozanlarımız, halk müziğimiz, aşıklarımız var artık. el birliğiyle güzelim yurdumu orta doğu'ya çevirdiniz, bu kutsal değerlere bari ellerinizi sürmeyin. siz gidin avm açılışlarında dombra söyleyin, nihat doğan'la evet evet diye referandum şarkısı yapın, seçim otobüslerinin üzerinde harçlık kovalayın; sizin gibi sermayeye tapan, benliğini muktedirlere teslim etmiş, beşeri hususlar haricinde kaygıları olmayan, her çağda karşımıza çıkan ama tarihte bir turap zerresi kadar yer edinemeyecek olan saltanat şakşakçıları, o maneviyata nail olup, o manaya eremez. siz;
pervane ateşten sakınmaz canı
uğruna goymuşum başı bedeni
doldur tüfengini hedef et beni
yaram doksan dokuz yüz olur gider
veysel der çıkayım bir yüce dağa
ağaçlar bezenmiş yeşil yaprağa
bir gün olur tenim düşer toprağa
karışır toprağa toz olur gider
demiş aşık veysel'i,
nedir bu sevdanın nihayetinde
yadlar gezer yarin vilayetinde
herkes diyarında muhabbetinde
bilmem bizi ne civara yazmışlar
diyen sümmani'yi,
kemaletim hidayetim olmazsa
marifet suyundan kabım dolmazsa
benden insanlığa eser kalmazsa
sunniysem aleviysem ne çıkar
diyen daimi'yi,
cehennem dediğin dal odun yoktur,
herkes ataşını burdan götürür
diyen pir sultan'ı anlayamazsınız, o sırra eremezsiniz. allah size sonsuz para verir, sonsuz güç verir, sonsuz kudret verir belki ama işte bu divanın sığacağı bir yürek vermeyince böyle ortalarda padişahım çok yaşa kontenjanı marifetiyle seçimden seçime gündeme gelir, otorite sahiplerinin etekleri kenarında himmet dilenirsiniz.
uğur ışılak'ın bu coğrafyaya sahur programlarında osmanlı güzellemeleri yapmak dışında, bir arı tarafından bir çiçeğin ovaryumuna taşınmış bir polen kadar faydasının olmadığını düşünüyor ve kendisini atanamayan nihat doğan olarak tanımlıyorum. abiciğim sana para getirecek başka meşgaleler vardır bu toplumda, git tuğçe kazaz'la miting yap, hülya avşar'la tenis oyna, ertem şener'le top yorumu yap ama allah aşkına şu mukaddes insanların adını bir daha ağzına alma.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap