rafadan
-
genç ve tecrübesiz kişi anlamına da gelir ki bu gibi insanlar palavracı olarak adlandırılır argo dilinde.
-
(bkz: rafadan kafadan)
-
(bkz: alakok)
-
(bkz: rafadan yumurta)
-
(bkz: à la coque)
-
etimolojik kökenini bulamadığım sıfattır. muhtemelen "rafa" diye bir kelime yok ve sonundaki "dan" da bir ek değil. fakat umarsızca böyle olmasını istedim içten içe. rafa kelimesinin bir anlamı olsun, ne bileyim ırıf fln gibi bi kelimeyken (ki bu da farsça cezve gibi küçük bir kap anlamına gelmeliydi) rafa olarak söylenegelmiş olsun istedim. ama yok. o kadar uydurmuşum ki.
-
yunancadan gelme bir kelimeymiş rafadan.
yutulabilen, içilebilen manasına gelen "rophiton" kelimesinden gelmiş. -
yeni yunanca "rofiton" (yutulabilen,içilebilen) sözcüğünden türkçemize gelmiştir. bu sözcük ise eski yunanca "rophéo" (yutmak, tek nefeste içmek) sözcüğünden türemiştir.
-
nişanyan yunanca kökünü açıklamış. rofiton içilebilen, yutulabilen yumurta anlamına gelirmiş. eski yunanca ropheo yutmak, bir nefeste içine indirmek, hüplemek anlamında bir fiilmiş. ondan sonra ara halka rophetos/rofetos var. osmanlıcaya türkçeye gelişinde ise 'beş tane rufadan pişmiş yumurta sarusıyla yeseler,' diyen yadigâr-ı ibni şerif cümle içinde ilk kullananlardan (1421?) olmuş. tabiyatıyla az pişmiş haşlanmış yumurta demek.
yalnız öğk, anamın küçüken etleneyim, güçleneyim diye hiç pişmeden yumurta (yumurta sarısı) attırması* yani hüplettirmesi* geldi aklıma şimdi. içim kalktı. üniversitenin sonlarında edirnekapı öğrenci yurdu'nda açlıktan çaresiz kaldığım yaşlara kadar katı haşlanmış yumurta bile yiyemiyor, yumurtayı sadece yağda kızartılmış, omlet tarzı filan tüketebiliyordum.
(bkz: rafadan yumurta)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap