8 entry daha
  • nişanyan yunanca kökünü açıklamış. rofiton içilebilen, yutulabilen yumurta anlamına gelirmiş. eski yunanca ropheo yutmak, bir nefeste içine indirmek, hüplemek anlamında bir fiilmiş. ondan sonra ara halka rophetos/rofetos var. osmanlıcaya türkçeye gelişinde ise 'beş tane rufadan pişmiş yumurta sarusıyla yeseler,' diyen yadigâr-ı ibni şerif cümle içinde ilk kullananlardan (1421?) olmuş. tabiyatıyla az pişmiş haşlanmış yumurta demek.

    yalnız öğk, anamın küçüken etleneyim, güçleneyim diye hiç pişmeden yumurta (yumurta sarısı) attırması* yani hüplettirmesi* geldi aklıma şimdi. içim kalktı. üniversitenin sonlarında edirnekapı öğrenci yurdu'nda açlıktan çaresiz kaldığım yaşlara kadar katı haşlanmış yumurta bile yiyemiyor, yumurtayı sadece yağda kızartılmış, omlet tarzı filan tüketebiliyordum.

    (bkz: rafadan yumurta)
hesabın var mı? giriş yap