• dünyanın en aç adamı.

    mecazi anlamda değil, gerçekten böyleymiş bu adam. 1700'lerin ortasında fransada doğan terrare asla doymak bilmeyen, günün her anında sürekli aç, yorgun ve dikkati dağınık bir abimiz. öyle ki ailesi onun boğazına yetişemediği için küçük yaşta tek başına sokağa atmış.

    sokakta kaldığı dönemler bu yönünü şov amaçlı kullanmış; yemek yerken yanakları, yedikten sonra da göbeği davul gibi şişen terrare, tek başına en az dört kişilik yemek yemesine rağmen maksimum elli kilo kadarmış. aç olduğu zamanlar sarkan göbek derisini kemerine sıkıştırırmış. bir sepet elmayı tek seferde ağzına tıkıştırdığı ve yuttuğu, bir kediyi canlı canlı mideye indirdiği bilinirmiş. sürekli yiyor olmasına karşın doymadığı için sürekli çöp yemek zorunda kalırmış.

    ardından bedava sınırsız yemeğe ulaşabilmek için orduya yazılmış. ancak sürekli tıkınıyor olması ve halsizliği nedeniyle rütbeliler tarafından ordudan kovulma noktasına gelmiş. o sırada olayla ilgilenen iki doktor terrare üzerinde araştırma yapmak istemiş ve hastaneye yatırmış. bir sürü araştırma yapılmasına rağmen açığına hiçbir sebep bulunamamış. tam bu sıralar ordudaki generallerden biri terrare'nin bu durumundan faydalanabileceğini düşünerek şöyle bir şey yapmış; adama içinde mektup olan bir kutu yutturmuş, bir süre sonra terrare kutuyu bütün halinde dışkılamayı başarmış.
    o sırada general, esir tutulan bir askere mesaj göndermek için terrareye başka bir kutu yutturmuş. ancak savaş alanında yakalanan terrare baskılara dayanamayıp durumu itiraf etmiş, bir süre sonra dışkıladığında mektupta hiçbir şey yazmadığı anlaşılmış çünkü general terrare'ye güvenmemiş.
    terrare esaretten kurtulduktan sonra tekrar ülkesine dönüp hastaneye gitmiş. daha önce kendisiyle ilgilenen doktorlara kendisini tedavi etmeleri için yalvarmış. ardından hastaneye tekrar yatan terrare giderek daha da cozutmuş. bir gece morgda yakalanan adamın ölü bir kadın cesedinin yarısını yediğini görmüşler. bununla birlikte hastanenin köpeğini yemiş, her fırsat bulduğunda hastanedeki kan torbalarını falan içiyormuş herif.

    en sonunda hastanede 14 aylık bir bebek kaybolmuş. evet herif bir bebeği de yiyince hastaneden atılmış, çok geçmeden de ölmüş.

    öldükten sonra yapılan otopsilerden alınan sonuç ise hiçbir şey.

    insan gerçekten hayret ediyor, bu adam yaşamış ve belgelenmiş...

    daha fazlası için wikipedia'ya da bakabilirsiniz.
  • 18. yy gibi sert bir dönemde, bebek yediği için sadece hastaneden atılmış öyle mi? hı hı, oldu, tamam.
  • terrare prusya esareti sonrasi askeri hastaneye basvumus. yedigi seylerin miktari akil almaz oldugundan dolayi adamin akil hastasi oldugu da dusunulmekte imis. baron percy adindaki bir doktor, askeri hastanede bu adam ustunde deneylerini surdurmek istediginden hastaneden atilmamasi icin bayagi caba sarfetmis fakat 14 aylik bebegin kaybolmasindan sonra daha fazla direnememis. terrare de bu arada hastaneden kacmis, 4 sene sonra da baska bir hastaneden haber gondermisler. terrare yatalak bir halde iken doktor percy'e kendini iyilestirebilecegi umidiyle haber yollatmis. percy tuberkuloz tanisi koymus. bir ay sonra da olmus
  • yankesici anlamına gelir osmanlıca'da.
  • çok kötü kokan bir adammış. hatta otopsisi esnasında o kadar kötü kokuyormuş ki otopsiyi tamamlayamamışlar.

    https://allthatsinteresting.com/tarrare
  • bu doymak bilmeyen, sürekli aç olan ve bir nebze de olsa doymuş hissedebilmek için kedi, köpek, ceset, çöp ne bulduysa yiyen buna rağmen sadece 45 kilo olan ve 27 yaşında ölen bu adamın durumunu zamanında ne açıklayabilmişler ne de tedavi edebilmişlerdir. mantıklı ve muhtemel olan teorilerden biri hipotalamusunun hasarlı ve normalden büyük oluşudur. bilindiği gibi hipotalamus vücut ısısını ve açlık tokluk hissini düzenler. hasarı vücut ısısı regülasyonunda bozukluğa ve tokluk hissinin elde edilememesine yol açabilir. bu adamın sürekli terlediği ve kötü koktuğu da söyleniyor bunlara bakılırsa en mantıklı teori bu gibi. bunun yanında sıklıkla çiğ et yediği için bağırsaklarındaki parazit varlığı kilo almasını engellemiş olabilir. hipertiroidizm de bunlara sebep olabilir ama bu denli aşırısına yol açması pek olası değil gibi. yenilebilir besinler dışında şeyler de yemesi demir eksikliği anemisi ya da prader willi sendromu gibi pica sebebi olabilecek hastalıklara sahip olabileceğini de gösteriyor. aynı zamanda amigdala hasarı da polifajiye yani aşırı yemeye yol açabilir. otopsisinde özofagusunun aşırı geniş olduğu ağzından içeri bakan birinin direkt midesini görebileceği, midesinin ülserlerle dolu olduğu aynı zamanda midesinin, safra kesesinin ve karaciğerinin de normalden çok daha büyük olduğu belirtilmiş. ancak ölüm sebebi ne bu açlığı ne de yediği zilyon tane yemek dışı zararlı şey değil tüberkülozmuş.
    neyse ne hikayesini okurken dehşete düşmekten çok üzüldüğüm, modern tıbba ve onun nimetlerine, şu zamanda yaşıyor olmama şükrettiğim zavallı bir adam.
hesabın var mı? giriş yap