• köy ahalisinin eksiksiz pis sakallı olmasından ve hüzünlü duruşlardan anladığım kadarıyla; köye bir türlü berber gelmemesinin hüznünü yaşayan adamların maceralarını anlatan dizi. *

    not: kesik kesik izlediğimde bu sonucu çıkardım. ki izlesem izledim derim oğlum yoksa trip yapacak değilim. mesela her pazar nihat doğan ile pazar programını izleyip, az sonra sürpriz bir sanatçı gelecek kısmında "seda sayan"ı bilerek bilemeyip bünyeme heyecan katıyorum huuv beybi...
  • "ne tuhaf bir yaşam bu!... her yerde yabancı olmak, her ayrılışta, her yola çıkışta, sonunda kendi yerine, yurduna varabileceği umudunu taşımak, garip bir iştir. insanın kendi yeri, yurdu, neresi?"
    bilge karasu
  • "nerede değilsem orada iyi olacakmışım gibi gelir" sözünün peşinde savrulan.
  • dünya vatandasi..
  • (bkz: out of place)
  • üzgünç türk dizisi* formatında verilmiş son ürünlerden olduğu anlaşılıyor tanıtımlarından.
    (bkz: türk dizileri)
    (bkz: #10293928)
  • deleuze ve guattari'nin 68 sonrasında ortaya koydukları kavramlardan biri de yersiz yurtsuzlaşmadır. negatif gibi görünüp olumlu anlamdadır.
    de lerin zamanı
    nietzsche ve heidegger okumaları tekrar yapılır. ve çoğu kavram yapı bozuma (deconstruction) uğratılır.
    her negatif görüntü olumluya kapı açar.
  • öldüğümde beni falan yere gömün diyebileceğim, zaten matemli havaya bir tık daha hüzün katacak bir cümle kurabileceğim hiç bir yer yok.

    doğduğum yer, yalnız kaldığım ve tüm özlemimi dinmeyen bir hırsla gömdüğüm yer, umutlandığım yer, hayatı sevdiğim yer, birini sevdiğim yer, aşık olduğum yer, pişman olduğum yer, esir olduğum yer, ve oradan oraya sürüklendiğim her yer bana yabancı, bana uzak.

    sanki uzun bir otobüs yolculuğunda cılız ışıklarını izleyip kimler yaşıyor ne dertleri var diye kısacık düşündüğüm şehirler gibi hepsi de. balkonunda belli belirsiz çay içen insanlar gördüğü bir yere sadece bu sebepten bağlanır mı insan. ya da oradan öylece geçen sokak kedilerini düşünür mü bir daha ne yapıyorlardır diye?
    yaşadığım her yerle bağım o kadar işte.

    hiç bir yerim yok.
  • mubi'de izlediğim ödüllü bir fransız filmi.

    ölü bulunan mona'nın son dönemlerinde yersiz yurtsuz geçen hayatını, ölüme giderkenki hikayesini anlatıyor.
  • yurtsuzlaşmıştır.

    nereye giderse gitsin, nereye bakarsa baksın, kendini oralı hissetmemektedir. çünkü artık hiçbir yere ait olmadığının farkına varmıştır.
hesabın var mı? giriş yap